Davutoğlu
Kıble kayası gibi sağlam ve dik dururken
Çapsız diyen kemalin önünde eğildin sen
Torosların yiğidi, derken yanılmışım ben
Yiğitlik bu kadar da basit değil ki zaten
Ahir Zaman Sokağı
Neler söyler bir dinle, ahir zaman sokağı
Göz at hele çevrene, kim, kimle kurmuş bağı
Dün gardaşım diyenler, hazırlıyor tuzağı
Edep yok, tefekkür yok, ahir zaman sokağı
Alamanya
Bekle bizi alamanya, anahtar koyduk Konya’ya
Euro iki bin on altı, o anahtar Fransa’ya
Kapıları açmış idi, ders vererek İzlanda’ya
İNAN, frikikle girdi, doksanıncı dakikaya
Alçak Leman
Şeytan taifesinin, karargahıydı liman
Dinsizler ve donsuzlar, orda çalarlar keman
Rasulüme hakaret, vakti mi ahir zaman
Alçaklar sürüsüyle, ne yapar, alçak Leman
ALLAH’IM
Madem dünya imtihan, boynum bükük ALLAH’IM
Her zorluk ve güçlükte, sığınak, karargâhım
Rağbet etmem bir şeye, Sensin benim İlahım
Sen, hâkimler hâkimi, hüküm Senin ALLAH’IM
Allame-i cihan
Şu güneş, aynı güneş, doğar herkese kesin
Bazısına can verir, bazısı kesmiş sesin
Kimisi leş kokarken, kimisi yapar besin
Hey allame-i Cihan*! söyle sen neredesin
Fırıl fırıl döner, bizim fırıldak
Nasihat anlamaz, bunun ki dayak
Bir öyle, bir böyle, bu nasıl ayak
Hidayet eylesin, O, Cenabı HAK…hadimi
Anayım, anamsın, ana
Dokuz ay üstünde, taşıyan kadın
Neden bu kadar hoş, kokunla tadın
Tatlı tatlı baktı, dedim ne adın
İçten gelen bir ses, anayım, ana
Allah rahmet eylesin
İki bin yirmi bir, Ramazan ayı
On altıncı günü, dua sarayı
Yıkıldı, kararttı, bizim dünyayı
Kim edecek gayri, bize duayı
Ansızın Gelir
Seksen milyon Mısır, lideri sisi
O seksen milyonun, elbet en pisi
Yüzünde görülür, cehennem isi
Sıra sana bir gün, ansızın gelir
Kalemi kuvvetli dili tatlı gönlü neşeli kardeşim. Şiirlerin tam benim arzuladığım tarzda. Ben kırkından sonra şiire heveslenen garib biriyim, acizane şiirsiz geçen kayıp yıllarımın acısını çıkarmaya çalışıyorum. Sen de ölüyü güldürecek bir espiri var, Allah vergisi ve bizlere neşe kaynağısın. Allah ...