Ağlayarak geldin dünyaya
Doğduğun sabah Turkuaz bir Mavilik sarmıştı göğü
Deniz açmıştı bağrını rüzgara karşı
Sürü halinde gelen kuşlar Güneyliydi
Neydi göçmenlik ne idi yersizlik
Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,
Devamını Oku
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,




Büyümek denen şey biraz da rızaya bağlı olsa, ne olurdu acaba?
Aklıma bu soru takılınca şiirden sonra, şöyle bir düşündüm.. Babamın 'solingen jilet takılı' tıraş aleti ile ne çok kesmiştim çenemi, dudağımı... 'Çıkıverse şu bıyığım, sakalım, ben de büyüsem olma mı' deyişimi...
Bir ben miyim? Ablam da nereden bulurdu onca kırmızı kalemi, ne çabuk boyardı elini yüzünü... Onun da derdi aynıydı demek ki...
Yok.. Bu işi bize bıraksalar, ben beş yaşında 'adam' olup çıkardım... Daha onuna basmadan da 'everin beni' der miydim?
O küçümen kız da eminim bu tür rüyalar görmüş, hayaller kurmuştur... Çocuk dediğin hayalsiz nasıl büyüsün?
Çocukluğunuza döndünüz sanırım Nimet Hanım... Ben de elbette...
Çok hoştu, şiirinizi özlemişim belli...
Kutluyorum, Efendim...
Güzel ve şeffaf tasvirleme, sanki bir ekranda o mekanları kameradan görür gibiyiz,fiziki tasvir sizlerin güçlü kaleminizden yıllarca yazdiğiniz mısraların,kıtaların bir güftesi böyle zengin ...bende ihmal ettim ...6 aydır elçiliğe ,Ankaraya gidip geldik bundan dolayı konsantrem şiire meyledemedi...iyi akşamlar diliyorum saygılarımla
umut etmek herkesin hakkı hayallerimiz olmazsa nasıl çekeriz bu zorlu hayatı. yoksulluk tenine yapışır fakirin. duyarlı yüreğinize sağlık.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta