İçimde ölen öldü, kalan kaldı, ben aynı
Kalabalık bir cadde, çizilmesi zor bir resim gibi
Dalgın başımı gezdirirken içinde, vakit akşam olmuş
Bin dert ve neşeye giriftar etten kalabalığın içinde
Önce içimde, sonra dışımda kaybolduğum bir zaman
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
hazır girmişken 'afiş' nerde onu da bulayım da yazıyım dedim. Daha önce de ne kadar begendigimi söylemiştim. Çok farklı olmuş bu uslubun. Konuşur gibi okuyanla. Sanki duvardaki aynı afişe bakıyomuşuz da sonra bunun konuşmasını yapıyomuşuz gibi. Tebrik etmiyorum seni kalemi kuvvetli arkadaşım. Daha nicelerini okuyabilmek ümidiyle.
Bu güzel şiiri yazan kalemi tebrik ederim
Bir sevgili gibi çekiyor şehrin en yüksek noktası…
Alnımdan düşen kırmızı kan damlası
Mahşeri olur şehrin can hırsızı
Yalnızlığın susuz demlerinde palazlanır sedası
Boşluğunda bulur muyum, kayıp rehası.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta