Ne oldu da birden düştün aklıma
İskeleye vuran hırçın dalga sesi ile
Az ileride birikintiden ayağı kayan çocuk
Son sigarasını denize, vefa diye yakan amca
Soğuk su alır mısın abi
Harçlığını çıkarmak için melodika çalan genç
Her hikayenin sonu bellidir elbet
Yaşam ve ölüm arası kısa bir özet
Her azmin sonu bellidir elbet
Dört duvarla çevrili penceresiz esaret
Aradığımı mı buldum ? yahut benim olan bana mı ? geldi,
Seni hayal etmek, yıllarca beklemek ah ne güzel emeldi.
Uzaktan bakmak mı ? çile veya bakıp ta dokunamamak.
Sonra hakkında deli, divane şiir yazmak,
İbrahim gibi ateşlerde yanmak,
Yusuf gibi kör kuyulara atılmak,
Lakin yine de yanına yaklaşamamak...
Sönmez gönlümde ki kızgın yara
Hikmet yağmurları gönlüme yağsa
Mecnun leylasına kavuşsa
Bu mazlum kulun derdine derman bulsa
Arar idim dermanı her yerde mutluluk gibi
Delik deşik ettiğin gözlerin, Aşkın süngüsü
Geldik işte : Budur gönlün en zor vakti
İzin ver! tadayım her canlı gibi nefis ölümü
Yaşatmakta, Öldürmekte gözlerinin ahdi.
Gelirken bile ağlamadın mı sen?
Üstelik geldiğin yeri bile bilmeden
Dur! açma sakın o masum gözlerini
Görme bu dünyanın ayak üstü leşlerini.
Şan, şöhret, mevki, para sevdası,
Hepsi de aç kalmış bir köpeğin maması.
Hep hayal olarak mı kalacaksın ?
Ben ekeli çok oldu o tohumu
Fakat hala çiçek vermedi, vermiyor
Ya mevsimi yanlış
Ya da...
Neden böylesin insanoğlu
Sorgulamadın mı kendini
Yoksa bilmek mi istemezsin
Yahut bilmezden mi gelirsin.
İncitme artık şu güzelim kalpleri
Belki bu gün vatanını seven bir insancıksın(kendi tabirin) inşaallah yarınlarda vatanına ve milletine faydalı bir insan olacaksın. Başın hep dik, yolun ve bahtın açık olsun, yüreğindeki vatan sevgin eksilmesin.