Biz ahir zaman insanlarıyız
Küfrün sürat kazandığı yıllardayız
Helalin haramla yarıştığı pisteyiz
Yediğimiz helalmı harammı finişteyiz
Akşam helal rızıkla döndünmü ala
Bizimde bir sevdamız vardı
Dillerden düşmeyen
Düştükçe ilerleyen
Gün geçtikçe büyüyen
Ardı sıra sürükleyen
Sevdamız
Biz yaradılışta kardeş deyilmiyiz
Kardeşim var diye sevinmeliyiz
Kardeş olması gerek sevenimiz
Hamur mayamız asılda hepimiz
Olsa çeken deyil uzatan elimiz
Boraltan köprüsünden geçti azeri gardaşlarımız
Canları emanda oldu sandılar can soydaşlarımız
Bilemediler gardaşlarım iki taraftada soysuz kansız
Boraltan köprüsü şehitleriydiler kaldılar yapa yalnız
Yalvardı gardaşlarım bize kurşunu siz sıkınız
Bu çağda ALLAH ı bulamamak
Gözün önündeki burunu görememek
Elektrik kablosunu görüpte
Üzerinden akıp giden elektriği görememek gibi olsa gerek
Her şeyi düşündüğünü iddia eden
İçimde bir yara var
İnsanlık göçüyor azar azar
Bu hadsizlikte gideceğiz nereye kadar
Haram yiyen nimette şifa arar
Dünyanın bir yanı açlıktan
bir yanıda tokluktan şaşar
Yüreğin nede yaralı bu nasıl şiir
Dert namına ne varsa ele serilir
Hasat zamanı gibi yüreğe derilir
Demedin okuyan dertlenir incinir
Bu dertleri yazmak sanamı kaldı
Söyle bu neyin şiiri
Yazılmamış bir derdin eserimi
Aşağıdan baktım yukarıdan baktım
Yazılmış kaderimin tarifimi bu
Yaşamışım şiirlerdeki can gibi
Bu çağda bu ne küfür
Şeytanın yaptığını yüzüne tükür
Verilmiş sana kusursuz bir ömür
Çaresizdir kimi kalır kimi ölür
Bu vahada işin ne
Gülmekle oynamakla işin ne
Yolmusun yolcumusun derdin ne
Bir lahza sonra düşeceksin mezar dibine
Nice gelen ; gelen, gelene



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!