Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste
Belki bu gün belki yarın belki son nefeste
Gel sözlerime kulak ver şu sesini kes de
Haydan gelen huya gider unutma dostum
Kul görmüyorsa Allah görür düzenini hileni
Kilometrelerce uzağa kaydırdık seni
Bomboz bir hale getirdik yeşilim teni
Ne mis gibi kokunu koyduk ne gölgeni
Kızgın güneşte yanmayı hak etmedik mi
Keçiyi koyunu başı boş salıverdik
Bir öğlen vakti Gazzede
Sağda torun solda dede
Havan yediler secdede
Gözlerimi mıhlayıp koyma yolda
Kıvrandırıp durma sağda solda
İnan sabır tükendi bu kulda
Hadi yalvartma gel be güzelim
Kaşlarına gözlerine vurgunum
Rüzgâr esti yıkıldım
Yağmurda sele kapıldım
Sürekli itilip kakıldım
Garibanın biriyim ben
Kar yağdı dondum
Yaşı aşağı yukarı atmış atmış beş arası
Halinden belli oluyor yok beş parası
İnim inim inletiyor görünmez yarası
Dişini sıkıyor garibim benim
Başındaki eşarp güneşten kırlaşmış
Dilimi öğrettin harf harf hece hece
Saçtığın ışıkla gündüz oldu gece
Hangi meslek bu kadar kutsal ve yüce
Ver elini öpeyim canım öğretmenim
Kimseler çekmiyor senin çektiğini
Büyük bir çölde gibiyim susuz ve aç
Kurak bedenime bir tek sensin ilaç
Hiç şansım var mı,varsa yüzde kaç
Ömrüm tükeniyor umurunda değil
Gününü gün et güzelim keyfine bak
Yıllarca peşinden koştum her gördüğümün
Farkına varamadım başıma çorap ördüğümün
İki ucuda sende gönlüme attığın kördüğümün
Sakın çekinme sık sıkabildiğince
Neler dizilmediki tezgahıma tereğime
Bu gece kovdum gözümden uykuları
Attım içimdeki bütün korkuları
Vakitse alaca karanlık suları
Hayatımdan çıkışını kutluyorum
Ne başa yumruk vuruyorum ne dize
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!