Dün akşam baktım gönül falına
Yakında bir bülbül konacak dalına
Hem mıhına vuracaksın hem nalına
Ömür boyu güleceksin inan bana
Unutacaksın tüm çektiklerini
Kim demiş erkekler ağlamaz diye
Ağlar hem de öyle içli ağlar ki
Kapılmaya görsün bir kez sevgiye
Ağlar hem de öyle içli ağlar ki
Bir köşeye çekilip herkese darılarak
Yaratanıma kul sana köleyim
Bir anlamı varsa öl de öleyim
Her şeyim senindir niye böleyim
Aşığım bir tanem aşığım sana
Bir gülüşünle bir ömür doyarım
İki ayrı köyden iki ayrı garip
İkisi de yalnızlıktan muzdarip
Bellerine kuru yavan azık sarıp
Tokluğa sevinerek gezdiler
Kimilerine göre ikisi de deli
Sevdana kapılıp düştüm dile
Yokluğundur bana en büyük çile
Çekilmiyor ayrılığın şakası bile
Sen varoldukca yaşarım ben
Farketmez nerede bulunursan bulun
İşsiz güçsüz aylak bir babası vardı
Anacığının el kapılarında kazanıp
Köşeye bucağa sakladıklarını çalardı
Kendine benzeyen arkadaşlarıyla
Her akşam zıkkımlanırdı
Evi bir otel gibi geceden geceye kullanırdı.
Bir tek gül yok tütecek
Bülbül mü kaldı ötecek
Takatim bitti bitecek
Gelenim yok, gelenim yok
Mecnun olup düştüm dile
Akrep aya götürür yelkovan yıla
Göz açıp yumuşum asırlık fasıla
Sırtın kara gurbettir önünse sıla
Dikemezsem eğer gözümü gözüne
Güfteler anlamsızdır besteler naçar
Keşke yüreğim kadar
Cebimde dolu olsaydı
Böyle boynu bükük
Elimde bir gülle gelirmiydim hiç karşına
İnciler pırlantalar yağdırırdım
Sacının her teli için başına
Sende açtım gözümü sende yumarım.
Aşkımın karşılığı vardır umarım.
Yemin olsun sevda ile yok kumarım.
İçim çekerek bir el atarsam öleyim.
Aramızdaki kuru bir duvar olsa bile.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!