Sen zirvede duruyorsun
Bulutlar tacın, rüzgârlar pelerinin,
Ayaklarının altında eriyen buzlar,
Ellerinde tutuşan yıldızlar.
Ben ise aşağıda,
Dağın eteğinde bir çıplak ağaç,
Köklerimle sarılıyorum kayalıklara,
Dallarımı uzatıyorum göğe, sana.
Tırmanıyorum işte:
Her adımda düşen taşlar, içimdeki “keşke”ler,
Her tırmanış ipi, sana ulaşma umudum.
Kayalıklar kesiyor avuçlarımı,
Kanım, karları pembeye boyuyor,
Ama sen hâlâ uzaksın
Zirvenin sisler arkasındaki tanrıçası.
Biliyorum:
Zirveye çıkan her dağcı,
Sadece bir an için dokunur sonsuzluğa,
Sonra dönüş başlar…
Ama ben dönmek istemiyorum!
Çünkü zirve sensin,
Ve senin yanında kalmak,
Düşüşü bile göze almak demek.
Dağın tepesinde nefesim kesiliyor,
Hava inceliyor, kalbim genişliyor.
Sen gülümsüyorsun,
Ve o an anlıyorum:
Zirve, senin gözlerinde parlayan ışıktır,
Ulaşılacak yer değil, ulaşılan an.
"Zirve sensin sevgilim!
Tırmanışımın tek nedeni,
Düşüşümün tek korkusu.
Bırak kayalar kanatsın ellerimi,
Bırak buzlar sarsın dizlerimi
Çünkü seninle bir saniye,
Ömre bedel bir sonsuzluk…
Ve ben,
Bu zirvede ölmeye razıyım!"
Huban Asena Özkan
Kayıt Tarihi : 12.4.2025 09:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!