Zindan ejderha ağzında bir çürük diş imiş
Ölümün alnımızdan öptüğü bir zaman geçmiş,
Dışarıda erguvan ağaçları, içerde yazılan şiirmiş,
Mülteci bir yalnızlıkmış namluya sürdüğümüz fişek,
Böyle mi olmalıydı mavilerin gökyüzünde bıraktığı iz,
Bu kadar masum olmamalıydı gölge kuşlarını boğan deniz,
Sevgilim, bir günün ortası şimdi
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Devamını Oku
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,