İnsanlar hakkında neler yazdılar,
Hiç haberin yok mu ey Yüce Tanrı?
Din adına ne mezarlar kazdılar,
Gücün mü yetmedi bu güce Tanrı?
Doğumun kaç, yok mu senin vefatın,
Hani vardı, nerde kaldı afatın?
Kullandılar doksan dokuz sıfatın;
Çokları kavuştu bak taca Tanrı.
Çıkarı peşinde ağalar, beyler
Her gün gösterişe zikrini eyler.
Hep senin ağzından fikrini söyler;
Gel haddini bildir şu pice Tanrı?
Şu dünyanın her yanında talan var,
Kandırmaya türlü türlü yalan var.
“Allah” deyip hakkımızı çalan var;
Sahip çık garibe ve ac’a Tanrı.
Kullanarak senin yüce adını,
Erkekten geriye atmış kadını.
Bozmuşlar dünyanın güzel tadını;
Duymadın mı bunu ey Koca Tanrı?
Görmezden gelirsin sende kör isen,
Kör değil de kula sadık yâr isen,
Çağırdığım yerde eğer var isen;
Gidemem Kudüs’e ve Hac’a Tanrı.
Layık mı insanlar kötü kadere,
Kitapların zalim yazmış ne çare.
Yüksel’im ağzımdan çıktı bir kere;
Alamam geriye bir hece Tanrı.
28.07.2001
Ozan BindebirKayıt Tarihi : 29.10.2008 20:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tanrı'nın adına konuşanları ve Tanrı adına yapılan bunca savaşların ve kötülüklerin Tanrı'ya yüklenmesini konu alıyorum. Tanrı neden bunlara bir dur demiyor, diye de kaygılarımı dile getiriyorum. Adeta, hâşâ hâşâ Tanrı'nın da sömürüldüğünü düşünüyorum. Yorum sizlerin...
Ne sölesen boş olur cahil söz söyleyene
Yaradan had bildirir haddini bilmeyene
Hayvan çıktı erkeğiniz, dişiniz /
Bir adam eder mi sizin beşiniz /
Yaradan’ı yerle yeksan ettiniz.
Aklınca Allah’a hesap soruyor
Kazandırmaz sana böyle vurmalar
Aklınca Allah’a kumpas kuruyor...NURANİ
TÜM YORUMLAR (13)