YOLCULUK ŞİİRLERİ

YOLCULUK ŞİİRLERİ

Berrak Su

Bu uzun bir soluktur,
Acıtan ciğerlerini.
Sıyrıklarda olacak,
Gözyaşlarıda.

Aldırma,
Yolculuk, henüz başladı.
..

Devamını Oku
Necip Evlice

a.

gözlerinin kesiti su gibi ak
sözün zehir zemberek senin
sesin keskin
aramızda zaman
üstümüzde gece
..

Devamını Oku
Zeki Çelik

Niyetim ortada seni anlamak,
Sanatsal yönümle sıkı bağlamak,
İltifat sunarak gönlü yağlamak,
Hayır desen bile kızma be kızım.

Göz,göz gelince gözün belerdi,
Suratın ekşidi manalar verdi,
..

Devamını Oku
Mehmet Ufuk Peker

Bir dar nefes sigaradan
Yolculuk öncesi zamanlarda
Sonsuz bir Hint efsanesi sarar
Sonra gün gelir denir
Çıkılır yollara
Gün gelmez oysa
Gün gelmeden bir ıssızlık
..

Devamını Oku
İbrahim Kılınç

Kıymetli bir hatıra eklendi anılara,
Birkaç saat olsa da bedeldi bir ömüre.
Meydan okuduk sanki ayrı geçen yıllara,
Birkaç saat olsa da bedeldi bir ömüre.

Hasretle kucaklaştık ırak bütün gözlerden,
Etkiliydi bir buse söylenecek sözlerden,
..

Devamını Oku
Bekir Tolu

Üç genç birlikte yola çıktı – yolculuk vardı-
Derken bir gazete arabası geldi
Hem de… en hızlısından
Durdu gençlerin tam ayaklarının dibinde
Yolculuk nereye diye sormadan
Binin dedi – arkaya
Geldiği gibi son hızla uçtu gediğin arkasından
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Geçmiş nedir denilse bilen dostlarımız var,
Rab’bin hakikatinde yolculuk yapıyorlar…

İster ta ileriye isterse ta geriye,
Onlar Rab’bin kulları edinmişler terbiye…

Hakikatin izinde Rab’bimin takdirinde,
..

Devamını Oku
Yüksel Ağalar

Ne büyük şeref Hakka kulluk
O’ çağırırsa başlar kutlu yolculuk
Hakkınızı helal edin ey dostlar
Belki bu son bakış, son yolculuk.

Giyildi beyaz elbiseler
Duada günahkâr eller
..

Devamını Oku
Ziya Kara

Neden tanrım, neden? Hep gülmek varken
Hiç gülememek, hep ağlamak neden?
Yıllar mı yetmiyor, hayat mı kısa?
Öğrenmek isterdim bir bilen olsa!

Neden tanrım, neden? Unutuluyor
Gün gelip ayrılan, yok olup giden.
..

Devamını Oku
Ali Şahin

Bugün yine yolculuk var
Bilmediğim diyarlara
Nazlı yarimin hasreti
İçerimde olur derin yara

Eser ayrılığın yeli
Savurur beni beni
..

Devamını Oku
Numan Ekşioğlu

Bir gün buz ılıyacak
Taş bizi tanıyacak
Bir itimlik canı var
Yıkılacak korkuluk

Sınır sinir bozuyor
Yapmak istemez misin
..

Devamını Oku
Oktay Yivli

Lacivert denizde çırpınan balıkların
Dilinden dinlerken sevgiyi
Hayal alemine bir martının
Kanadında yolculuk etmek ne iyi!

Çamların koyu gölgesinde uyumak
İzlemek sularda yakamozların oynayışını
..

Devamını Oku
Necdet Uçan

sen yanımda olduktan
ve elimi tutup
omzuma yaslandıktan sonra
inan
cehennemin dibine bile
yolculuk yaparım

..

Devamını Oku
Hasan Fahri Tan

Güle mi?
Bu yolculuk güle mi?

Dünya güle hasretken,
Sen gül ile gül emi!

Gülistanda zemzem iç,
..

Devamını Oku
Selahattin Yetgin

Kirpiklerinin tenime değdiği yerdeyim, vakitlerden yine aşk
Gül kokulu nefesinin yelindeyim, iğreti bir sızıca acıtıyorsun
Seni arıyorum milyonlarca yıldızın içinde, neden ışımıyorsun
Ellerin yüreğimde rehin yıllardır, gelip emanetini almıyorsun

Dalgayla kavgalı yüreğimin kalburundan ter sızıyor seni düşündükçe, öfkeli gönlümün rahmetini bölüşüyor gün, aşk toprağa gizleniyor. Karmaşık utkuların tabağında elim bir yalnızlık, sevdanın dudağından mavi yasaklar dökülüyor. Mevsim yanık türküler rapsodisiyle sarmaş dolaş, ruhumun parklarında kimsesiz çocuklar gizleniyor. Nicedir yağmurlar yağmıyor ovalarıma yar, yorgun gövdemin sığınaklarında ruhum sensizlikle sevişiyor.

..

Devamını Oku
Kadir Albayrak

Soyut bir kavram hatta” izafi” bir terim, tanımlamak için bir yığın cılız kelime bulmak her ne kadar mümkün olsa bile, onu yekpare kucaklayabilecek bir cümleyi kurmak neredeyse imkansız! ..
Psikolojik duruma göre bazen hızlı bazen de bir türlü geçmek bilmeyen bir katar! .. Yolların bitiği anlarda bile yolculuk devam edebildiğine göre “zaman” denen mefhumun hükümranlığı sürecektir.
Koskoca bir hayatı “çakmak cebine” sığdıran zaman, hangi veciz kelimeyle anlatılabilir ki? !
Güç, kuvvet, mevki, makam onunla elde edilirken yine onunla kaybetmek onun mukadderatı gereği, İlahi kudretin iradesi ile kendisini gösteren “hakim” ve “hakem’in” tecellisi.
Başlangıcın ve nihayetin sınırlarını belirleyen sonsuzluk. Takvim yapraklarına sıkıştırmaya çalıştığımız, rakamlarla telaffuz ettiğimiz bir riyaziye..
Çok-un içinde ki az, az’lıkta ki umman! .. Başı ya da sonunu “çentik” atarak tespit edemediğimiz bir mikser, var olmanın ve yok olmanın ilahi vasıtası..
“Bitmek” veya “tükenmek” kavramlarının vagonunda yolculuk edenlere mahsus olduğu çok denklemli muamma! .. Canlılar için “ömürden” diğerleri için “erozyondan” ibaret, bittikçe üreyen, öldükçe dirilen beka! ... İzan’ın kavrama yeteneğini “embesil” kılan, sınırsızlığın içinde “izafi sınırlar” barındıran, bilmediğimiz bir yerden yine bilmediğimiz bir yere doğru akan, koşan bir mefhum! ..
..

Devamını Oku
Taner Pişkin

Tenimde kırışıklıklar, saçlarımda beyazlar olmasaydı, kimse yaşlandığıma inandıramazdı beni. Çünkü kalbim hala kıpır kıpır...Tamam, yetmiş yıldır durmadan çalışıyor, emekliliğine sayılı günler kaldı belki ama hiç durmayacakmış gibi çarpmaya devam ediyor işte. Kısacası, kalbim tenim gibi henüz ihanet etmedi bana. Tabii bunun bir nedeni var...

Evet sevgili, zaman çabuk geçiyor değil mi? Hatırlıyor musun, yıllar önce demiştim ki, "seni asla unutmayacağım, hiçbir an sevmekten vazgeçmeyeceğim." Bu sözlerim karşısında şaşırmış, daha çok inandırıcılıktan uzak bulmuştun. Ve o günden sonra kim bilir kaç kez sonbahar kışa, kış ilkbahara, ilkbahar yaza, yaz sonbahara kavuşmaya çalıştı, bıkmadan usanmadan, olmadı, ama yine de hiçbiri vazgeçmedi, umudundan bir şey kaybetmedi. Tıpkı benim gibi.

Keşke şu an karşımda olsaydın; kırışmış ellerimi narin ellerinle sararak, "beni hala seviyor musun? " diye sorabilseydin. (Farkındayım, ellerim titriyor, ama inan yaşlılıktan değil, senin eskimeyen güzelliğin ellerimi titreten.) Belki aklımdan, yüreğimden geçenleri anlatmakta sözlerim aciz kalabilir, o an gözlerime bak olur mu, onlar sana tam olarak tercüme edecektir, söylemek istediklerimi. Peki, "seni ilk günkü kadar çok seviyorum hala" dediğimde, telaşlanır, gözlerin dolar mıydı, bir kez olsun...

Henüz genç olduğumuz günlerdi. Cadde de karşılaşmıştık da, üzerinde bahar çiçekleri ile süslü elbisen ve turunç kokan teninle, güzel yüzünde utangaç bir ifade, gülümseyerek akıp gitmiştin yanımdan. Bir daha o kadar yakından göremedik birbirimizi. O birkaç saniye içinde içime çektiğim kokunu hala duyuyorum. O anı tekrar yaşamak için az sonra ölmeye hazırım biliyor musun? Yine inanmadın değil mi? Bunca yıl seni hiç yanılttım mı? Ölümden korkarım elbette, ama seni sevmekten korktuğum kadar ancak.
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Algı, anlayış dışı anlayamadığımız,
Rab’bin ilmi içinde mantıktan uzağımız…

Sadece uzaylı tür tarafından tasarlı,
Hakla yakınlaşılan aklı zorlamamalı…

Bir sistem ki uzayda ve zamanda yolculuk,
..

Devamını Oku
Emine Ersin

Bir yalana yolculuk seninki
Sonu gelmemecesine
Bir aldanış
Tatlı sarhoşluk içinde.
Uyanamayış
Var olamayış seninki
Koskoca bezginliklerde.
..

Devamını Oku
Fırat Erdoğan

Aşkın merkezine yolculuk var,
Kahverengi bir tünelden geçiyorum,
Ve içimde esmer rehberim..

Kılıç kuşandığım günlerden geriye
Delik bir zırh kaldı..
Ve yorgun kısraklar…
..

Devamını Oku