Çile dert omzumda diken üstünde yürürüm
Gurbet elde kala kala toprak olur çürürüm
Azrail peşimde her gün rüyamda görürüm
Vallahi bir gün olur ben bu dertten ölürüm
Her gün yükseklere çıkıp ufuklara bakarım
Geceleri uykum gelmez ateş üstünde yatarım
..
Kimim kimsem yoktur bilmem nerdeyim
Boyumu aşıyor derin göldeyim
Kökünden söküldüm akan seldeyim
Elimden tutup ta çekenim yoktur
Tutunacak dalim yok ki tutayım
Yoksuluğu alan yok ki satayim
..
Düşünemez oldum kendimi bile
Göçseydim dünyadan düşmeden dile
Hasret kaldım huzurlu bir güne
Yoklugum dünyada kahrı çekilemez
işsizlik yoksulluk almış yürümüş
dostluk kardeşlik toprakta çürümüş
..
Sizin köyün insanı bizim köye gelmesin,
Bizim yediğimizi bulup alıp yemesin.
*
Bizler bire mal edip, yetmiş bire satalım,
Köyünde sömürelim, köyümüzde yutalım.
*
Varsa tarımsal malı, ucuz yollu alırız,
..
Bilmiyorum beni bilmem neredeyim
Boyumu aşıyor derin göldeyim
Kökümden söküldüm akan seldeyim
Elimden tutupta kurtaranım yok.
Tutacak dalım yokki tutayım
Yoksulluğumu alan yokki satayım
..
Yoksulluk kemeri belimde
Gurbet denilen yad elinde
Çırpınıpta koşup dururum
Her gün bir ümidin peşinde
Bir kara talih beni bulmuş
Süründürüyor ağlatıyor
..
Bayramlarda ve tatilde,
Ne kadar da sevinçle,
Gelirdik evinize..
Aldığınız hırka ve elbise
Sevinç verirdi bize..
Onları özenle saklardık.
Yoksulluk ve yalnızlık
..
Ateşi kenardan seyreden şeytan,
Ne bilir ateşin ne olduğunu,
Alevler içerisinde yanan kuru can,
Yanan candır,ateşi o bilir ancak.
Sevenin halini ne bilir zalim,
Kalbine sevda yerleşmemiş ki!
..
Ateş paylamış beni her yönden
Yakar zerre zerre eritmek için
Bir taraftan güneş terletir boğarcasına
İliklerim akar san ki damla damla
İçimi yakar kemirir durur sert sert
Bir taraftan yoksulluk pare pare böler
..
sabret gözlerine gurban olduğum
göçmen guşlarıynan gelirim belki
hayalde yorduğum düşte gördüğüm
göçmen guşlarıynan gelierim belki
ağaran yaprağa dallara bakıp
birlikte gördüğün kullara bakıp
..
Bir sağıma bir soluma dönerim.
Gurbette geceler zor sabah olur.
Hasret ile kavrulurum yanarım.
Gurbette geceler zor sabah olur.
Gören şaşar duruşuma şeklime.
Alışmak zor gurbet denen iklime.
..
Kör sağır mavimsi düşlerdeyim
Çamurlara bata bata bittim can
Bir ayağımda kundura diğeri çıplak.
Kaburgalaır görünen titrek it gibi ömrüm.
Duydum küsmüş bana salkım şaçaklım.
Ne eylesem boş serde var yoksulluk.
Mavimsi düşlerimi versem anlamaz.
..
Neden Düşünce deyince
Hep beynim zonkluyor
Yoksulluk fakirlik deyince
Derisi siyaha boyalı insanlar
Ve kendi acizliğim geliyor
Çünkü Hak karşısında ben acizim.
Derisi siyah olanlar ise dünyada fakir
..
Yoksulluk iyice işledi içime,
Göz kapaklarım ağır,
Göremiyorum görkemini zenginliğin.
Göğüs kafesimde bir serçe ürkek;
Yaşamak der,
Can sıkıntısı yanı başında.
Baş kaldırmak ister kaderine,
..
Sabahları erken kalkan,
Kuru, yavan kahvaltıyla, işine gidenlerdenim.
Yerküreyi taşımış gibi, yorgun oluşum
Ailede yedi kişiye bakışımdandır
Çelimsizliğim, kavrukluğum,
Alın terimin karşılığını alamayışımdandır.
..
Hiçbir şeydir yok olan
Çırılçıplak yoksulluk
Şaşkın aptallık
Küskün hal ifadesi....
Virane, savruk bedende
His katıklı, duygu seli
Aşka feda kalp olmasa......
..
Hayallere dalmak isterdim,
Hani insanın içinde olur ya;
Anlatılması imkansız şeyler,
İşte onlarla yoğrulmak için....
Bir sahilde olmak isterdim,
Yanımda ise sevdiğim üç şey;
..
Tarlada tapanda koşar durursun,
Elinde sabanın, orağın olur,
Sürersen tarlanı, biçersin güzün,
Azgın sel gibi coşar durursun.
Ekersin buğdayı, arpayı, fiği,
Afetler, seller korkutur seni,
..
Bir tesadüf eseri giriverdin dünyama
Benim kara bahtıma yalnız sen taş atmadın
Sonra kabus doldurdun tozpembeyken rüyama
Arefeyi gösterdin bayramı yaşatmadın
Döktüğümüz yaşları buseyle silecektik
Acıları unutup beraber gülecektik
..
Yakışır mı o güzel gözlere ağlamak
Gülümser insan oniki yaşında
Oyunlar,şakalar,çelik çomak
Olmalı oysa üstünde başında
Ama
Cebi yok giysisinin
Yeni yok gözyaşlarına sürecek
..