Bak yine gece oldu yar karanlık bastı bu şehri" uykularım bölük pörçük, paramparça.
bir bahçe şemsiyesinin altında yağmuru seyrediyorum
üzerime sen diye bir kefen giymişimde toprak atmayı unutmuşlar hissi var yağan her damlada sel baskınlarını arttırıyor özlemlerin su alıyor kalbimin rıhtımları fırtınıya tutulmuş bir martı edasında arıyorum avuçlarını yüreğime sen diye bir kelepçe takmışlar baştan sona müebbet yemişim gözlerine " söyle kaç dilde yazayım hasretini" hangi şiir kaleme alırki yokluğunun acısını..
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Şiirler hüzn kokuyor
ne zaman çiçek açıp
neşe sunacaklar
dilinize sağlık
Çok anlamli
Teşekkürler belgin hanım
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta