Ya alacaklı gibi
beni yakamdan kavrayıp
ileri-geri silkelemekten vazgeçersin;
yahut da
sigara izmariti gibi
ayağının ucuyla
fiyakalı bir şekilde
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Devamını Oku
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Feleğe kahrın şiiriydi.
Kısa ama anlam derinliği öyle uzun ku!
Sevdim. Kutlarım.
Sevgili dosta bir şiirimi armağan ediyorum:
Eshab-ı Kehf'te...
Sevda denizinde bir balık olsam
Dalsam derinlerine
Bir nefes olsam gökyüzünde
Yorgun turnalara güç
Ve kanat olsam sevgilere
Uçsam
Feryadı olsam meleklerin
Sana duyursam
Açıversen gönül kapını
Ben girsem
Sabahın olsam
Ansızın
Yorgunluğunu solusam ıslak gecelerin
Assam gökyüzüne güzelliğini
Su olup aksam kıraç topraklarına
Yapraklarına renk olsam
Tohum olsam güzelliklerine
Çatlasam
Turunç koksa saçların
Uzatsan ellerini Akdeniz'e
Beni toplasan bir bir
Gülüşlerin düşse şafağıma
Üstüste koyup yılları
Mıhlasan
Biri kız biri oğlan
Umutlarımız olsa
Yarınla dün arasında kalsak
Yedi renge boyasak düşlerimizi
Uyusak
Uyanmasak
Asırlar geçse aradan
Eshab-ı Kehf'te unutsak bedenlerimizi
Dinmez ki gönül ağrısı
Romayı değil
Tüm dünyayı
Yaksak
Nafi Çelik
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta