Yersizliğin adı Şiiri - Necdet Arslan

Necdet Arslan
1484

ŞİİR


93

TAKİPÇİ

Yersizliğin adı

Başka bir pazar günü
Birazdan sokak kararmaya başlar
Aynı kepenk sesleri köşedeki ampulün
Yanmasını bekleyen pervaneler

Fırının ışıkları söner köpekler ortaya çıkar birden
Bir kadın çöp tenekelerini karıştırır

Uzayıp gidiyor yollar
Herhangi bir otobüsün bana ayrılan
Koltuğunda değilim

Saatimin kordonunu biraz daha kısaltıyorum
İçimde eğreti bir avuntu var

Sessizce sessizce durmadan sessizce
Seni düşünüyorum
Şimdi şunun bilmezliği içindeyim ,desem
Yalan olacak
Telefonun tuşlarına dokunuyorum sürekli
Sürekli hüzün kokuyor
Dokunduğum her çiçek
Sol yanım tekledikçe
Daha çok sıkıyorum dişlerimi

Uçuk gri renkli dakikalar
Peş peşe düşüyorlar masalara

Cüzdanımda son fotoğrafın
Bir dilim beyaz peynir otuzbeşlik susuz rakı
Kuruyan dudaklarıma dokunan
o ince parmaklı ellerin

Kaç ton geliyor yalnızlığım
Köşedeki ampulün etrafında
Fırdolanıp duruyor pervaneler
Ortalıkta serseri naraları

Uzanıp gidiyor ötelere doğru yollar
Herhangi bir otobüste unutuyorum
son yolculuğumu
Şimdi şunun bilmezliği içindeyim ,desem
Yalan olacak
Sol yanım tekledikçe
Daha çok sıkıyorum dişlerimi

kırılgan yerlerimin çoğalmasına
göz yumuyorum…

22 Nisan 018- 01

Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 22.4.2018 18:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Güner Hacısalihoğlu
    Güner Hacısalihoğlu


    Yersizliğin adı
    BeğenAntolojimYorumlarPaylaşTweetlePaylaş
    Başka bir pazar günü
    Birazdan sokak kararmaya başlar
    Aynı kepenk sesleri köşedeki ampulün
    Yanmasını bekleyen pervaneler

    Fırının ışıkları söner köpekler ortaya çıkar birden
    Bir kadın çöp tenekelerini karıştırır

    Uzayıp gidiyor yollar
    Herhangi bir otobüsün bana ayrılan
    Koltuğunda değilim

    Saatimin kordonunu biraz daha kısaltıyorum
    İçimde eğreti bir avuntu var

    Sessizce sessizce durmadan sessizce
    Seni düşünüyorum
    Şimdi şunun bilmezliği içindeyim ,desem
    Yalan olacak
    Telefonun tuşlarına dokunuyorum sürekli
    Sürekli hüzün kokuyor
    Dokunduğum her çiçek
    Sol yanım tekledikçe
    Daha çok sıkıyorum dişlerimi

    Uçuk gri renkli dakikalar
    Peş peşe düşüyorlar masalara

    Cüzdanımda son fotoğrafın
    Bir dilim beyaz peynir otuzbeşlik susuz rakı
    Kuruyan dudaklarıma dokunan
    o ince parmaklı ellerin

    Kaç ton geliyor yalnızlığım
    Köşedeki ampulün etrafında
    Fırdolanıp duruyor pervaneler
    Ortalıkta serseri naraları

    Uzanıp gidiyor ötelere doğru yollar
    Herhangi bir otobüste unutuyorum
    son yolculuğumu
    Şimdi şunun bilmezliği içindeyim ,desem
    Yalan olacak
    Sol yanım tekledikçe
    Daha çok sıkıyorum dişlerimi

    kırılgan yerlerimin çoğalmasına
    göz yumuyorum…Çok hüzünlü dizeler... Çok güzeldi okumak...

    Bir Necdet Arslan klasiği... Gönlünüze sağlık...

    Sevgim ve Saygımla...

    Cevap Yaz
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Yersizliğe ad koymak zordur. Oysa yersiz- yurtsuz değildir insan. Yeri, sevenin yüreğidir.Kendisi her ne kadar kendine söylemeye çekinse de, kırılsa da, dökülse yüreğinde sevdiğine bir yer vardır.Sevilenin kırıklarını ancak onu gerçekten seven onarabilir. Hüzün, şiire yakışıyor yerinde ve tadında kullanınca, bu şiirdeki gibi. Okumak çok güzeldi. Kutlarım muhteşem şiirinizi Değerli Öğretmenim...Nicelerine..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Necdet Arslan