Yazık günahlara
Bütün hazırlıklarını ağırlaşan yer çekimine göre tamamlamış günün yorgun yolu
Akşamın gölgeleri üstüne düştüğünde zayiden
Kırılmış tekerleğe çevreyi düzenleyip başka tarafa gitmenin gününü ve yönünü göstermek için
Nasıl olsa bir güne birgün göz boncuklarına denk gelip rast gidecektir çizgi
Nasıl olsa zincirde sallanıp duran balkon kuşu, süs kabağı ve kurdelenmiş soğanla sarımsak Hattan düşer düşmez çıkmaz bir sokağa not defterinden hatıralar boşaltarak
Nasıl olsa rüzgar gülüne ve mandallara sımsıkı bağlı bükülü elbiselerden, sevabıyla suçula yazık günahlara
Masadaki durgun ikindiden
Muslukta akmayı bekleyen çisiltiden
Kaldırımlardaki hınca hınç kalabalığını boyalı vitrin camlarına terkedip savuşan şehir giriş çıkışlarından
Dün siyah olan bugün mor yarın leylak diğer gün sapsarı ve buzbeyazlaşacaktı nasıl olsa
Dün dirlik düzeni harman olan bugün çorak kıraç dik bayır derin kuyu ve yarın hormon bağımlısı çölyak..
Dün senin benim olan biz, bugün yalnızlığa mahrum mesken yabancı yarın birgün herkes hiçkimse
Kuru tabut, siyah kurdele, çelenk çelenk defini dürülmüşlere
Kara toprak
Dün gibi aşikar olan yarın
Neyi kimi nasıl bir araya getirir yan yana koyar toplarsan topla her şey kendisiyle zararda
Duvarlara arşivlere dizilmiş resimlerden ibaret hayatını çağırdığın kimse kendi yerinde yok
Baksan saysan hesap etsen
Dün insan olan bugün ismini kendinden duyup bilmiyor, yarın tezgaha düşmüş kimi neyi nasıl anlar okursan oku
Zayiden taziye ilanıyla
Azalıp tükenen hiç kimse ve hiç bir şey
Bir olandan iki etmiyor
Mart/25
Kayıt Tarihi : 20.3.2025 14:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!