Bir bu anın içinde
Bir zaman yanılgısısın sen
Topla
Topla kendini salkım
Sen izdüşümüsün
Bir vişneli yıldızın
Ben kayboldum.
Aklımın ipi,
Uçurtmasını tutamadı.
Beynimin sesi,
Seni kirletemedi.
Gölgem, bırakmıyor gövdemi.
İki mezar taşı,
Ait olmuş birbirine.
İnsanların bedenlerden istedikleri ne?
İnsan rezil bir şey,
Doğası gereği.
İşte tam buradayım
Gözlerinin altında
İnce ince süzülüyorum
Kirpiklerinin arasında
Bu görkemli kirpiklerin
Işıl ışıl,
Bu an çok güzel
Bu an cennet gibi
Bu anı durdursa biri
Bu gecenin hiç bitmediği bir dünya var mı bildiğin?
Birinci ayın yirmi biri
Var demiştin, çırılçıplak öperken aklımı
Bu korkunun gözünün içine bakmış olsaydın
Bu korkunun saçını sevmiş
Bu korkunun kulağına fısıldayıp adını
Bu korkuyu uyutmuş olsaydın göğsünde
Bugün güzel uyanırdık
Bunu ben yapmadım
Geceyi unuttun giderken.
Gece senin.
O adı çıkaramadım aklımdan,
O anı çıkaramadım beynimden.
Beni hırpaladığını,
Beni yorduğunu,
Kadın yüzüne maskesini boyadı gecelerce.
Maskesi düşerse,
Elleriyle ördüğü kırmızı kazağı
Sökülüp kusabilirdi kırmızı bir sırrı.
Kadın yüzünü yaraladı.
Yaralamasaydı yüzünü,
Sana bu mektubu
Hiç okumayacağın bir dilden yazıyorum
Hiç bulamayacağın bir posta kutusuna atacağım
Beni sevmediğin sonbaharlar yarattım
Titretene kadar, soğuğumu
Fark etmedim ben, öldürdüklerimi
Yağmurlu bir gün.
Ellerinde meyve çürüğü çiçekler
Bir hayvanın dudaklarını dilliyor sanki dilin
Sen de en az benim kadar sensizsin.
Yazdığım senler utanırken tanıdığım senden
Bu uzaktan izleyen gözlerim görüyor sadece
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!