Yine gülümsetecek diyen arzlarımın tepelerine
Taleplerden soluduğum sonlu acılarım diziliyor
Olur da tutar diye, çalınan maya seferlerine
Ağrılı sancılarım akıllatmıyor şavkları batırdığım gecelerde
Tırnaklarımı bileyen büyütmeler devinimlerinde
İçime çekiyorum süngerinden dumanı
Sokuyorum ciğerlerime niyetine katran karası
Salınmalarında beyaz suretli buhran yarası
Öksürükler; acılarımın terk narası
İnlettiği beden kadar ruha sinen is
Ağlıyordum güncemde aylarca önce
Kuru dere yataklarında sözü bozukken bilmece
Geldiğin güne feryadımla bozulur ki kanun
Faili tek hece
Güz bozumu kış penceremde
Dur ki az, seyrettsin gözün üstüne dualar inleten sevdiğin
Göğsüne bana bana, gözünü kırpmadan sevenin
Ayrı düşülen yollar ki boyunca, huyunca çiçek olsun
Diye diye uğurlar, uğruna can feda anneciğim...
26.08.2006
Ters üşüyor dünya
Bir yığın sessizlik dışım
İçimde çarpışan tenekeler
Düşüm sanki çıplağım
Kıraça mutluluklardı aradığı
Bir avuç suda kulaç atan
Hiç inanılmadı
Söylendi durdu
“Deryalara gücüm çok
Açılmaya gerek yok”
Bacası dumansız vapurların beyaz köpüklerinde yüzüyoruz
Güneşin hüzün ısıttığı İstanbul pencerelerinden yansırken
Gülümsemeyi borç bildiğimiz bahar dallarına dokunup
Kucaklıyoruz uzakları yakın söyleten şarkıyı henüz
Adı konmamış
bir an için dilendiğim yaşam pınarında
tüm çocuksuluğum dokunuyor
önce ürkek,
sonra
sonu gelmiyor ki avucuma
Perdesi aralanmaz köhne evin bahçesinde
Usulcacık yaban otunun cılız köklerinde uyku
Salınmazdan önce veresiye gönlümüze
Titrek bekleyişlerden feyiz ile
Çiçekler açar
Kırmızı, mor, pembe
Israrla takip ediyorum şiirlerini. Siteye şiir eklemediği gün kendi kendime neden eklemediki sinirlendiğim nadir şairlerden biri. Güzel yazıyor.. Alıştıktan sonra tarzına bırakamıyorsunuz... Tebrikler Yasemin Hanım...