Hüseyni tarzda
Şairim ben
Ayağım Yörük
Perdem rast
Sesim segah.
La kararda
Bağrımda göldür hüzün
Akar gider içimde
Bir nağme olur çağlar.
Gözümde bir damla yaş
Kalbim bir garip bülbül
Gömüce;den Kasaba;ya sallanırken
Batı Toroslarda
Sıradağların eteklerinde
Nokta noktaydı ışıklar
12.06.2022 K.E.L Pilav günü değerli anısına.
Bir şarkının içindeyim
Bugün Boğaziçi’nde
Gümüş bir tepside uyuyor ay
Bugün 12 Mart Cumartesi
Baharın ilk günleri
Ataşehir'e öğlen vakti
Kar yağıyor
Bu kadar güzel, bu kadar çok
Ve incecik kar damlacıkları
Her şeyin ilacı sabır ve dua
Hayallerinizden vaz geçmeyin asla
Ömür oldukça her doğan gün
Yeni mucizelerin habercisidir
Bir bakmışsın bir sabah avuçlarında
Bir kır çiçeği açıvermiştir.
Yıllar yıllar önceydi
Çay kenarında yaylada
Ceviz ve elma ağaçlarının arasında
Tahta balkonlu bir evde
Sarı saçlı güzel bir kız yaşardı
Sabahları bahçede gül toplardı.
Korona,
Latincede “Corana” kelimesi, çelenk, taç, bir yeri saran askerler, kuşatma hattı; “Corono, coronare” fiili ise, çelenk takmak, çelenkle süslemek, etrafını çevirmek, sarmak anlamındadır. Eski Yunanca’da “Korone”(Κορώνη), taç karşılığına gelmektedir. Okuduğum Latince ve Eski Yunanca metinlerden korona sözcüğünden kulağımda kalanlar ise, zafer kazanan Romalı komutanlara şölenlerde takılan zafer taçlarını ve çelenklerini ifade ediyor. Bu durumda korona kelimesinin karşılığı çiçek tacı, çelenk midir, yoksa askeri bir kuşatma mıdır? Bunun metin okuyucularının yorumuna bağlı bir konu olması gerektiğini düşünmekteyim. Latince’de “coronarium aurum”, zafer kazanan bir general için eyaletlerde toplanan altın anlamını taşır.
Korona
Elimde kör bir fener dolanıp duruyorum
Küllüğün közlerinden bir kor alır mıyım diye.
Ya En Nur, ışığında bir zerredir muradım
Sevginde bir zerreye mazhar olur muyum diye.
Güller güllerin değil
Kuşlar kuşların değil
Güller açar kendiliğinden
Kuşlar uçar kendiliğinden
Hiç bir şey senin değil.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!