İnsanoğlu zalimliğinin ve kıyıcılığının o kadar farkındaki bu hastalığı yüzünden dünyayı bir gün yok edebileceğini biliyor.
Bu sebepten dağların içine her türlü saldırıda ayakta kalabilecek depolar yapıyor ve bu depolara dünya üzerindeki bütün bitkilerin tohumlarını koyuyor.
Yarın eğer bir nükleer savaş çıkartırsa, bu savaştan sonra geride birileri kalmışsa eğer bu bitkileri alsınlar da dünyayı yeniden yeşillendirsinler diye.
Aslında çaresizliğin manifestosudur bu depolar. Egosuna ve tatmin olmaz hırsına gem vuramayışının manifestosu…
Ne hoş, ey güzel Tanrım, ne hoş
Magillerde sefer etmek!
Bir sahilden çözülüp gitmek
Düşünceler gibi başıboş.
Açsam rüzgara yelkenimi;
Devamını Oku
Magillerde sefer etmek!
Bir sahilden çözülüp gitmek
Düşünceler gibi başıboş.
Açsam rüzgara yelkenimi;


