Yaşamak da unutulur gülmek de.
Hak-hukuk, adaleti bilmez kentlerde,
Pas tutmuş duygusuz yüreklerde,
Sevgi hapsedilir en dip hücrelere.
Sokak köpekleri ve ev kedileri bile,
Boşa yazdı katip
Mahkeme'nin zaptını.
Mübaşir boşa söyler
Mağdure’nin adını,
Topraktı sürdüğümüz,
Tohumdu ektiğimiz.
Çok uğraşıp çalıştık
Bir ömür çok didindik.
Vahşiler dedik,
Birbirini günde bir öğün yiyerek
Yaşayan hayvanlara..
Soykırım olmadı oysa hiç,
Taa ki girinceye kadar insanlar
Şiir yazmak, öykü yazmak,
Tümceleri cümle yapıp,
Birşeyleri anlatmak.
Yenilen en leziz meyvelerin özünü,
Kutsal birliktelik törenlerinde,
Sevgiliye hediye edip;
Asmalara hayatını verdi,
Hayatını ekmişti bağlarına.
Üzüm sattı tonlarca ama,
Giydiremedi güzel kumaşları,
Bağcıklı pabuçları,
Minik ırgat çocuklarına.
Islanmıyordu,
Ruhani’ydi sanki o!
Gök delicesine yağmur,
Sular köpüğümsü, azgın.
Gözlerimle kestirebildiğim kadar,
Dağlar taşlar yeşil oldu,
Göz yaşımdan seller oldu,
Yaban dostlar yavruladı,
Ben yalnızım tek başıma.
Vardım ismi yücelere,
Tonlarca domatesle biber,
Yazın tarlada çürür gider.
Bizim garibane sefil halk,
Açım diyerek ölür gider..
“ Gökte Bulutların yolu
Geçti bir turna kolu.."
Dokunsanız yürek ağlar,
Bulamadım dert anlatacak,
Göçmen kuşlardan gayri birini..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!