Vay Kurban Şiiri - Ahmed Arif

Ahmed Arif
21 Nisan 1927 - 2 Haziran 1991
39

ŞİİR


1355

TAKİPÇİ

Vay Kurban

Dağlarının, dağlarının ardı,
Nazlıdır.
Uçurum kıyısında incecik bir yol
Gider dolana - dolana,
Bir hastan vardır, umutsuz,
Belki Ayşe, belki Elif
Endamı kuytuda başak,
Memesinin, memesinin altında,
Bir sancı,
Bir hayın bıçak...

Ölüm bu,
Fıkara ölümü
Geldim, geliyorum demez.
Ya bir kuşluk vakti, ya akşam üstü,
Ya da seher, mahmurlukta,
Bakarsın, olmuş olacak.
Bir hastan vardı umutsuz,
Hasreti uykularda,
Hasreti soğuk sularda.
Gayrı, iki korku çiçeğidir gözleri,
İki mavi, kocaman korku çiçeği,
Açar, derin kuyularda...

Dağlarının, dağlarının ardı korkunçtur.
Hiç akıl edip de düşünen var mı?
Gün kimin hesabına tutar akşamı,
Rahmetinden kim demlenir bulutun,
Hayırlı evlat makina
Nasıl canavar kesilir.
Kurdun, karıncanın rızkını veren
Toprak nasıl ayartılır,
Yüz vermez topal öküze,
Ve almaz koynuna kara sabanı.

Sepetçioğlu'm kömür işçisidir,
Mavzer değil, kürek tutar Urfalı Nazif
Mal, haraç - mezattır,
Can, pazar - pazar.
Kırmızı, ak ve esmer,
Yumuşak ve sert buğdaları
Yaratan ellerin sahibidir bu,
Kör boğaz, nafaka uğruna,
Haldan düşmüş, tebdil gezer...

Dağlarının, dağlarının ardı
Nasıl anlatsam...
Ağaçsız, kuşsuz, gölgesiz.
Çırılçıplak,
Vay kurban...
'Kimbu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda.'
Yiğitlik, sen cehennem olsan bile
Fedayı kabul etmektir,
Cennet yapabilmek için seni,
Yoksul ve namuslu halka.
Bu'dur ol hikayet,
Ol kara sevda.

Seni sevmek,
Felsefedir kusursuz.
İmandır, korkunç sabırlı.
İp'in, kurşun'un rağmına,
Yürür pervasız ve güzel.
Sıradağları devirir,
Akan suları çevirir,
Alır yetimin hakkını,
Buyurur, kitabınca...

Gün ola, devran döne, umut yetişe,
Dağlarının, dağlarının ardında,
Değil öyle yoksulluklar, hasretler,
Bir te başak tanesi bile dargınkalmayacaktır,
Bir tek zeytin dalı bile yalnız...
Sıkıysa yağmasın yağmur,
Sıkıysa uykudan uyanmasın dağ.
Bu yürek, ne güne vurur...
Kaçar damarlarından karanlık,
Kaçar, bir daha dönemez,
Sunar koynunda yatandan,
Hem de mutlulukla sunar
Beynimizin ışığında yeraltı.

Her mevsim daha genç, daha verimli,
Sunar, pırıl - pırıl, sebil,
Ömrünün en güzel aşk hasadını,
Elimizin hünerinde yeryüzü.
Dolu sofra, gülen anne, gülen çocuklar,
Bir'e on, bir'e yüz'le akşama gebe
Şafakla doğan işgücü.
Yalanım yok, sözüm erkek sözüdür,
Ol kitapta böyle yazılıdır,
Ol sevda, böyledir çünkü...

Ahmed Arif
Kayıt Tarihi : 25.8.2001 21:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Suadi Işık
    Suadi Işık

    .muhteşem bir hayal gücü birde
    adiloş bebesi var cok seviyorum
    bu şairi yaşarken okumak
    hele birde öldükten sonra okunmak dahada güzel

    Cevap Yaz
  • Umut Kandamar
    Umut Kandamar

    Bir sosyalist şairidir Ahmed arif... Anadoludur Ahmet Arif. Urfadır , karstır , gümüşhanedir , boludur , ankaradır , izmirdir , istanbuldur , trabzondur ve Ahmed arif bir kocaman bir dağdır...

    Cevap Yaz
  • Nurcan Usta Diriker
    Nurcan Usta Diriker

    Gayrı, iki korku çiçeğidir gözleri,
    İki mavi, kocaman korku çiçeği,
    Açar, derin kuyularda...

    ne güzel bir ifade..
    ..........

    saygıyla..

    nurcan usta

    Cevap Yaz
  • Hasan Tan
    Hasan Tan

    Ustam!
    Fikrimde mevsimsiz ışıldayan gülüm
    Katmerin arasındaki çiğ tanesi gibi
    Sür göğrüne sahipsiz umutlarımı....
    _______________Hasan..

    Cevap Yaz
  • Özgür Rodi Özatlan
    Özgür Rodi Özatlan

    şiirin en ruhsal imge tasarımcısı...ruhu şad olsun...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (49)

Ahmed Arif