''Amerika İki Sebep ile Güçlüdür ülkesinde ki vatan hainlerini bulur öldürür. Diğer ülkelerde ki vatan hainlerini bulur kullanır'' HENRY KİSSİNGER Budur Emperyalizmin Özeti...
Eski ABD Dış-işleri Bakanı Henry Kissinger ne de güzel özetlemiş emperyalizmin çok geniş bir yelpazeyi etkileyen uluslararası politikasını... Bir yerde kendi alçaklıklarının kendi ağızları ile tescili... Çok şaşırdım, demek ki ABD yani Sam Amca diğer adıyla vatan hainleri arasında ayırım yapıyor. Hiç yakıştıramadım bu süper güce... Bak sen bak... İnsan Amerika gibi bir ülke de neden vatan haini olur ki? Bunu da sorgulamamız lazım. Devletin politikalarını beğenmez, eleştirir kıyasıya... Fakirdir, garibandır, ezilen hor görülen kesimlerdendir... Eğer ki belirgin sosyal bir statüsü yoksa insanın Amerika'da hiç sorun değil Sam Amca için... Lakin önemli görevlerde, kilit noktalarda olup da devleti ve politikalarını eleştiriyorsanız, o zaman yandığınızın resmidir. Ya pasifize olursunuz ya da bir şekilde sosyal ve iktisadi olarak linç edilirsiniz...
Zaman zaman çok ender de olsa basiretli, dirayetli, barıştan yana adamlar gelse de geçmişte Kennedy'de olduğu gibi, bir şekilde onu ya çalıştırmazlar ya da kısa zamanda yok ederler. Kim vurduya gider adam ve kimselerde ağzını açamaz...
 
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta