Yıldız Demirel Adlı Üyenin Nedir Yazıları - A ...

  • muazzez abacı

    09.05.2006 - 16:25

    Sanki zıplayarak kendini helak etmezse sesi çıkmayacakmış gibi... :))))

  • muazzez abacı

    09.05.2006 - 16:24

    Ses ve teknik iyi ama niye zıp zıp bi anlasam... :)))

  • balık adam

    09.05.2006 - 16:22

    Annemi çıldırtmak için kardeşimin bulduğu son numara.. :))

  • nane

    09.05.2006 - 12:29

    Mayıs nanesi kurutulur.. Çünkü mentol oranı mayısta enyüksek seviyededir...
    Senede bir kez,
    sadece baharda,
    tercihan mayısta,
    taze nane ve taze soğanla
    kuzu ciğeri ve gömleğinden iç pilavlı ciğerli bir trakya yemeği olan
    KUZU CİĞER SARMASI yapılır

  • tülbent

    08.05.2006 - 18:43

    Aslında tülbent deyince beyaz olanı geliyor aklıma benim.. Ama eğer desenli olanından yani yazmadan bahsedeceksek elbette ki direk Bedri Rahmi Eyüboğlunun baskı yazmalarını anımsatıyor...

    Lalenin Avrupaya Türkiyeden gittiğini biliyoruz... Bugün Avrupa ülkelerinde lale için kullanılan Tulip veya Tulipe kelimesinin aslı, Busbecq’in hatıratına dayanmaktaymışşş....! ! Busbecq, Türklerin bu bitkiye Tulipan ismini verdiğini yazmış. S.W. Murrey, bu ismin Türklerin başlarına sardıkları Tülbent ile ilgili olduğunu ve Busbecq ile tercümanı arasındaki bir yanlış anlamadan kaynaklandığını kaydetmiş....! ! Mantıklı görünüyor Ama ne kadar doğrudur bilinmez...? ? ? ... :)))

  • diamond

    08.05.2006 - 11:09

    Yıllar önce bir ben çözüyorum sandığımdan, kendimi uzaylı zannettiğim, şimdinin pek bi moda bilmecesi.. Çok zevkli.... :))

  • seher yeli

    08.05.2006 - 11:07

    Uzak kalırsan bana acele
    Selamlar gönder seher yeliyle
    Diyen bu ne sevgi aaahhhh bu ne ızdırap.... şarkısını... :))

  • çözüm

    08.05.2006 - 11:01

    Nebraskada yaşlı bir adam yaşardı.
    Patates ekimi icin bahçeyi bellemesi gerekiyordu lakin bu çok zor bir işti.
    Tek oğlu olan David ona yardım
    edebilirdi fakat o da hapisteydi. Yaşlı adam oğluna bir mektup yazdı ve
    müşkülatını izah etti.

    Sevgili David
    Patates bahçemi belleyemeyeceğimden kendimi çok kötü hissediyorum. Bahçeyi kazmak için oldukça yaşlanmış sayılırım.Burada olsan bütün derdim bitecekti. Biliyorum ki sen bahçeyi benim için hallederdin.
    Sevgiler Baban

    Bir kaç gün sonra oğlundan bir mektup aldı.

    Babacığım Allah aşkına bahçeyi kazma ben oraya
    cesetleri gömmüştüm.
    Sevgiler David

    Ertesi gün sabaha karşı saat 04:00de FBI
    ve yerel polis çıka geldi ve tüm sahayı kazdılar lakin hiç bir cesede
    rastlamadılar. Yaşlı adamdan özür dileyerek gittiler.

    Aynı gün yaşlı adam oğlundan bir mektup
    daha aldı.
    Babacığım Şimdi patatesleri ekebilirsin. Bu
    şartlarda yapabileceğimin en iyisini yaptım.
    Sevgiler David

  • acı çekmiyormuş gibi yapmak

    06.05.2006 - 16:49

    maske...! !

  • televizyon makinası

    06.05.2006 - 16:46

    Bu kadar zekice esprilerle, bu kadar kaliteli sunulunca magazin bile seyredilirmiş dedirten program.. Okan Bayülgen herzaman ki gibi zeki kaliteli ve sıradışı.. Üstelik zaga zamanları kadar itici bir ukalalık içinde değil... daha seviyeli ve daha bi olgun... Hakkı Devrim bir iki kelimesiyle bile işte kalite dedirten unsur.. Müzikler canlı ve hoş...
    Sadece biraz gürültülü bir program.. Ama sanırım o da o saatlere kadar uyanık tutabilmenin bir yolu... Akşama konuklar ilginç.. :)) ceyhun ve müslüm baba mesela.... :))

  • denizin rengi

    06.05.2006 - 16:24

    Genel olarak turkuaz da... Eflatun dahil her renk olabilir aslında.. Denizine bağlı... :))

  • ölüm

    05.05.2006 - 17:15

    Aman ölüm yaman ölüm
    Üç gün ara ver...
    Al başımdan sevdayı
    Götür yare ver.....

    Ömer Yılmaz yorumuyla muhteşemdi.....

  • ayetullah

    05.05.2006 - 13:41

    En demokrat biziz.... Atatürk yaşasa bizden olurdu... şöyle hoş görülüyüz... böyle seveceniz.... eyle tahammüllüyüz takkiyeleriyle dolanıp; kendini eleştiren vatandaşa ananı da al git ulan diyebilen, o da yetmedi, Atatürkün ziyaret defterine yazılmış bir eleştiriyi bile kaldıramayıp, hayrete şayan bi biçimde defterden bir sayfayı kopartabilmeyi kendine hak gören birini bulmayı başarabilmişşşş olan bu dinci kesim...... üstelik de alıp onu başbakan yapmışsaaaa.... karnını kaşıyabileni hiç kaçırmaz vallaaa.... Neden olmasın... :)))

  • fotoğrafçılık

    05.05.2006 - 12:33

    Kardeşimi motorsiklet tepelerinde gezdiren uğraş.. :))) Şimdi de Alp dağları diye tutturdu..Elinde makine altında motorsiklet 4500 km cik kadar bi yolu bi koşu gidip geliverecek ki annemin yüreğine insin...... :)))

  • turta

    04.05.2006 - 18:05

    Vişneli vişneliiiii........... :)) Labne peyniri.. vişne tereyaaağğğ... :)))

  • allı turna

    04.05.2006 - 18:02

    Çok hoooşş.. :)) Nereden buldun bunu Nesrincimmm.. :))
    Bi sadettin Kaynak Turna şarkısı da benden... :))

    Yeşil gözlerini ufkuma ger ki;
    Bahar geldi diye türkü söyliyem.
    Sarı saçlarını yüzüme ser ki;
    Koklayıp öperek yaz geldi diyem.
    Turnalar uçun, yayladan geçin,
    Yarimi seçin, turnalar hey!

    Ekinler sarardı biçtik güz geldi,
    Hakka şükür bu yıl bire yüz geldi,
    Nideyim ki yokluğun pek öksüz geldi;
    Sen yeterdin ekinleri neyliyem.
    Turnalar uçun, yayladan geçin,
    Yarimi seçin, turnalar hey!

  • zavallı

    04.05.2006 - 17:41

    'Zavallı'ya mı yazıyım ''dangalak'' a mı yazıyım bilemedim valla... :)))
    tartışma becerisinden, zekadan, fikir ve düşünce üretmekten aciz, sadece küfür ve hakaretten ibaret bir dil dağarcığı olan düşünce ve zeka özürlü kişilere dangalak ve dahi zavallıcık denir... :))))))))))

  • sarık

    04.05.2006 - 15:42

    Hah işte ben de aynen onu diyorum.. Eşyalar o zamanın, iklimin, coğrafyanın ve teknolojinin gerektirdiği şeylerdir... Ters düşmekte bi sakınca yok.. Yalnız bazılarını uygulayıp bazılarına ters düşmek tuhaf.. Çifte standart....

  • sarık

    04.05.2006 - 12:29

    Birkaçgün önce bir beyefendi gördüm.. Sarığı ve şalvarıyla bir mercedes ten indi... Eğer peygamber efendimizin yaptıkları giydikleri kullandıkları sünnet iseeee....... Neden deve değil de mercedes diye düşünmeden edemiyor insan... :))

  • türkiye

    03.05.2006 - 18:53

    Türkiye de ne kadar cami varsa o kadar da üniversite var...
    Kesinlikle cami sayısının daha az olduğunu sanmam....
    Daha önce baş örtüsü terimine de yazmıştım.. Aslında ne olursan ol gel oku diyenlerdenim.. Baş örtüsü bence bi sorun değil dee bazı yerlere girerken benim örtüsüzlüğüm sorun olunca insan bi durup düşünüyo..

    Din gibi sevecen ve daha fazla kapsamalı olması gereken bi kurum; müslümanların toplanıp ibadet edecekleri ve dee tanrısal bir mekan olan bu buluşma yerine, yani camiye NE OLURSAN OL GEL diyeMEyince... E işte o zaman kafama dank etti bu çifte standart...

    Bazı yerel yönetimlere ait havuz falan gibi yerlere çoluğum çocuğum ve eşimle birlikte gidememe özgürlüğümü hiç saymıyorum tabi...Çünkü söylediğiniz gibi burası bu sorunun çözülebileceği bi yer değil Ayrıcadaaa NE OLURSAN OLDUĞUN da camiye giremiyorsan eğer, devamını sorgulamaya bile lüzum yok... diye düşünüyorum...

  • türkiye

    03.05.2006 - 17:51

    Başörtüsüyle ilgili türkiyenin genelinde bi sorun yok zaten.. Sadece bazı belli kurumlara ve yerlere girerken var.. Buralara giden kişi sayısının camiye gidenden fazla olduğunu sanmıyorum.. Ve bende türkiye içindeki herhangi bir camiden söz ediyorum zaten.. Oraya gidip başı açık namaz kılmaya yada en azından başı açık o mekan içinde bulunmaya hakkım var mı yok mu..? ? ? Varsa sorun yok.. Ama yoksa bu bir insan hakları ihlalimidir diye fikrinizi sormuştum sadece....
    Aslında hiçde bu açıdan bakmamıştım ben bu olaya... Taaa ki birileri çıkıp camide başı açık namaz kılıp taaaaa...; Bütün ulema din bilgini kardeşlerimiz; '''Yok kardeşim her yere girmenin bir adabı, şekli şemali ve kılık kıyafeti vardır''' diyene kadar....

  • türkiye

    03.05.2006 - 17:07

    Camiye başımız açık girmeye hakkımız var mı? ? Eğer yoksa bu insan hakları sınırları içine mi girmiyor.. Yoksa her yere girmenin bir adabı erkanı kıyafeti mi var....:? ? ? ? ? ? ? ? ? ?

  • mihriban

    03.05.2006 - 15:12

    Aslında kendi yazdığım türkü için şair belirtmiştim.. Diğer türkününde şairi kimdir bilmiyordum...
    ''Bizim (bu çoğul olan sizler kimlersiniz onu da bilmiyorum..! !) yazdığımız doğrudur'' diye bir uyarı alınca merakımı uyandırdı.. Gidip nette küçük bir araştırma yaptım.. Öyle görünüyor ki; sizin bildiğiniz mihribanın sözleri de aynı şaire ait... Hatta bestecisi de Musa Eroğluymuş...bilginize.....! ! ! ! ! !

  • mihriban

    03.05.2006 - 14:55

    İyi ya ben kendi yazdığım türkünün sözleri için söyledim o cümleyi.. Aşağıda yazdığım türkünün mü demeliydim... :))

Toplam 1393 mesaj bulundu