Üstünde yağmurdan başka hiçbir şey yoktu
Anlam olmak için yeterince çıplaktın
Şiirin nasıl bir şey olması gerektiğini
Hatırlatıyordu gözlerin, sana böyle inandım:
Ben inanmak için şiir yazıyorum, gözlerin
Cihangir'i hatırlatıyordu, hayal içinde fakir
Üsküdar'dan o rüyaya baktım: maviydin
Bir özletip bir geri çekiyordun denizlerini!
Usul usul inandım güzelliğin hatırına yağan
Yağmurun üstümüzde hakkı vardır, inandım
Uzak bir mavi kızın gözlerindeki bulut
Burada içimize yağacaktır, inandım, mavi
Bir yağmurluğun da olsa şiirden ıslanırdın!
Gövdene de böyle inandım, duruydu, şiirin
Nasıl bir şey olması gerektiğini hatırlatıyordu:
Öyle çıplaktın ki içinde şiirden başka
Hiçbir şey yoktu, gövden neyi hatırlatıyorsa
Ona inanıyorum, beni hatırılamasa da, biliyorum
Bazı uzaklıkların hiç mektup beklemediğini...
Şimdi'si yitik
diziyor diziyor notalarını,
göğe ışık üzerine boncuklarını,
ucuza getiriyor varlığını
sonsuzun sessizliğiyle
sonlunun gürültüsü arasında,
O bitirince kıyısında gezindiği
yol çöküyor...
Şimdi'si yitik
bundan yazıyor
yazıyor enine boyuna
içini ve dışını ve yeri
ve göğü ve suyu,
bindiği kadırga
o inince batıyor.
Bir bahar günü doğdun sen
Baharın ta kendisi oldun sen
şimdi her baharda doğan çocuklarla
Sen en aşılmaz boya tenlerinde saçlarında
Sen görünür görünmez ufuklarda
Karlar erir erir kaçar kaçar da
Gökler yağmur biçiminde güler ağlar ağlar da
Güneş öğünerek yansır yansır da sularda
Gelirsin her baharda
Bir diriliş gibi ölü dünyaya
Ölüler gölgenden ateş ala ala
Ekilip biçilip yankı yapa yapa
Yaz sıcaklığından arta arta
Birer birer çıktılar gönlümüzün aynasına tarlasına
Ki bir bahar günü doğdun sen
gözlerimde aralıksız foton yağmuru
ağzım tavanına kadar açık,
susuzum
dilim “dimağım” kupkuru
-akıl! -beni bekleme sen çık!
sıcak,
bir serinlik umuyorum oddan, ocaktan
terlemişim...ve kurumuşum....her yerim tuz
mutluluk melekleri bana sesleniyor uzaktan,
-ey sefil....sen varsan biz yokuz...
yürüyorum,
bir deniz peydahlanıyor beynimden
suyun sahilden yeni çekildiği sıralar
bir farkı var ama bu Azra’nın yüreğimden
kapanıyor ardımdan kumda bıraktığım yaralar.
Rabbim, nihayet sana itaat edeceğiz...
Artık ne kin, ne haset, ne de yaşamak hırsı,
Belki her sabah vakti, belki gece yarısı,
Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz...
Ben artık korkmuyorum, herşeyde bir hikmet var
Gecenin sonu seher, kışın sonunda bahar.
Belki de bir bahçeyi müjdeliyor şu duvar,
Birer ağaç altında sevgilimiz, annemiz.
Gece değmemiş sema, dalga bilmeyen deniz,
En güzel, en bahtiyar, en aydınlık, en temiz
Ümitler içindeyim, çok şükür ölecegiz...
Sizin gibi
Ölümü düşündüğüm çok olur
Hattâ düşlerimde öldüğüm bile
Bütün yürekler taş kesilmiş
Kendim ağlarım öldüğüme.
...
Kardeş balıklar acır halime
Uzaktan geçen gemilere seslenirim
Beni de alın, beni de alın
Düş içinde düş görürüm
Çoğu zaman sabahı beklemeden
Gerçektir öldüğüm.
Dün gece yağmur yağdı kente,
Sonra sabah, güneşte ayıklanmış,
Bir kahvede düşünüyorum,
Sen geleceksin ya, dalgınlık
Kopuverdi bir daldan, sallanarak
Geçen bayrak açmış bir bulut,
Sonra ikindi ve akşam, bakarsın,
Uyurken bir daha o yağmur.
sesini duymak ansızın
31.08.2008 - 17:13Harflerin gülüştüğünü senin adında gördüm!
mavi
31.08.2008 - 16:58Üstünde yağmurdan başka hiçbir şey yoktu
Anlam olmak için yeterince çıplaktın
Şiirin nasıl bir şey olması gerektiğini
Hatırlatıyordu gözlerin, sana böyle inandım:
Ben inanmak için şiir yazıyorum, gözlerin
Cihangir'i hatırlatıyordu, hayal içinde fakir
Üsküdar'dan o rüyaya baktım: maviydin
Bir özletip bir geri çekiyordun denizlerini!
Usul usul inandım güzelliğin hatırına yağan
Yağmurun üstümüzde hakkı vardır, inandım
Uzak bir mavi kızın gözlerindeki bulut
Burada içimize yağacaktır, inandım, mavi
Bir yağmurluğun da olsa şiirden ıslanırdın!
Gövdene de böyle inandım, duruydu, şiirin
Nasıl bir şey olması gerektiğini hatırlatıyordu:
Öyle çıplaktın ki içinde şiirden başka
Hiçbir şey yoktu, gövden neyi hatırlatıyorsa
Ona inanıyorum, beni hatırılamasa da, biliyorum
Bazı uzaklıkların hiç mektup beklemediğini...
Bazı şiirler de bekleyemiyor yağmurun dinmesini!
____ Haydar Ergülen
varlık ve hiçlik
31.08.2008 - 16:30Bu şehirden gidiyorum
Gömerek geceyi içime
Sabahın hüznünü beklemeden
Gidiyorum bu şehirden...
__ Erdem Beyazıt
düş gezgini
30.08.2008 - 21:52Durup da söyleyemediğin
adımsa gizli kapaklı
Sevda türküleri tuttursam da ben
telli duvaklı
Yanıma korlar mı adam seni
Koparıp acıtmazlar mı beni
Nafile yanar elim dudağım
Seni bana yar ederler mi
Yağmur bulutu unutursa
Dalında çiçeği kurutursa
Yar benden utanırsa
Düşündüm düşümden ayrı kaldım
...
aşk
29.08.2008 - 21:46Ey aşk, yaptığını beğendin mi,
Yetimler gibiyim ziyafetten aç dönen...
___ İbrahim Tenekeci
virginia woolf
29.08.2008 - 20:58Şimdi'si yitik
diziyor diziyor notalarını,
göğe ışık üzerine boncuklarını,
ucuza getiriyor varlığını
sonsuzun sessizliğiyle
sonlunun gürültüsü arasında,
O bitirince kıyısında gezindiği
yol çöküyor...
Şimdi'si yitik
bundan yazıyor
yazıyor enine boyuna
içini ve dışını ve yeri
ve göğü ve suyu,
bindiği kadırga
o inince batıyor.
____ Nilgün MARMARA
dedi ki
29.08.2008 - 20:53Kâşif dediğin sevdiğinin acemisidir
daha önce yürümediği yoldur aşk
daha önce görmediği düştür gövdesi
höyük altında gömülü şehir.
Aynı dili konuşabilseydi adaş dağlar
Büyük Ağrı'da da işe yarardı
Küçük Ağrı'ya çıkma deneyi
Şirin sarptır Leyla engin. Aslı dik
Bundandır Kerem'in Ferhad'a benzemediği...
___ Adnan Satıcı
sen
27.08.2008 - 20:42Sen kış güneşi misin
Yakarsın ısıtmazsın...
_S.Karakoç
sen
27.08.2008 - 20:40Bir bahar günü doğdun sen
Baharın ta kendisi oldun sen
şimdi her baharda doğan çocuklarla
Sen en aşılmaz boya tenlerinde saçlarında
Sen görünür görünmez ufuklarda
Karlar erir erir kaçar kaçar da
Gökler yağmur biçiminde güler ağlar ağlar da
Güneş öğünerek yansır yansır da sularda
Gelirsin her baharda
Bir diriliş gibi ölü dünyaya
Ölüler gölgenden ateş ala ala
Ekilip biçilip yankı yapa yapa
Yaz sıcaklığından arta arta
Birer birer çıktılar gönlümüzün aynasına tarlasına
Ki bir bahar günü doğdun sen
__ S. Karakoç
seni düşünmek güzel şey
27.08.2008 - 20:32gözlerimde aralıksız foton yağmuru
ağzım tavanına kadar açık,
susuzum
dilim “dimağım” kupkuru
-akıl! -beni bekleme sen çık!
sıcak,
bir serinlik umuyorum oddan, ocaktan
terlemişim...ve kurumuşum....her yerim tuz
mutluluk melekleri bana sesleniyor uzaktan,
-ey sefil....sen varsan biz yokuz...
yürüyorum,
bir deniz peydahlanıyor beynimden
suyun sahilden yeni çekildiği sıralar
bir farkı var ama bu Azra’nın yüreğimden
kapanıyor ardımdan kumda bıraktığım yaralar.
____ Fahrettin KÖSEOĞLU
AşK OLSUN SANA ÇOCUK
27.08.2008 - 20:23adımı unuttum
adı olmayan yerlerde
ne in
ne cin
ne benî adem
zamanlar içinde
kuşlar uçuyor
kervanlar geçiyor
bir iğne deliğinden
çarşılar kuruluyor
sarayları oyuncak
insanları karınca şehirler
zamanları gördün mü
bir iğne deliğinden
adımı unuttum
adı olmayan yerlerde
geçip gidenlere bakarak
___ Asaf Halet Çelebi
kişilik
27.08.2008 - 20:14Özü olanın, kendine özgü bir izi olmalı...
H
bugün anladım
27.08.2008 - 20:08'Bu kapıyı ümitten başka bir şeyle açmana izin yoktur...'
___Mevlana
EREN
27.08.2008 - 20:03'Erenlerin nazarı toprağı gevher eyler
Erenler kademinde toprak olasım gelir.'
ben böyle değildim, yaşarken oldum
27.08.2008 - 19:59Sonunda hicranı öğrettin bana
Ben sana sevmeyi öğretemedim...
o
24.08.2008 - 14:02gece ve gündüz
o
24.08.2008 - 13:59mukadder ile muhayyelin arafındadır...
o
24.08.2008 - 13:57bütün kentlerde yalnızdır
ömrümün varı
22.08.2008 - 22:27Rabbim, nihayet sana itaat edeceğiz...
Artık ne kin, ne haset, ne de yaşamak hırsı,
Belki her sabah vakti, belki gece yarısı,
Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz...
Ben artık korkmuyorum, herşeyde bir hikmet var
Gecenin sonu seher, kışın sonunda bahar.
Belki de bir bahçeyi müjdeliyor şu duvar,
Birer ağaç altında sevgilimiz, annemiz.
Gece değmemiş sema, dalga bilmeyen deniz,
En güzel, en bahtiyar, en aydınlık, en temiz
Ümitler içindeyim, çok şükür ölecegiz...
____ Z. Osman Saba
nihâyet
22.08.2008 - 22:17_Baharı Beklerken Yazılmış Şiir_
akla zarar düşünceler
22.08.2008 - 22:08Sizin gibi
Ölümü düşündüğüm çok olur
Hattâ düşlerimde öldüğüm bile
Bütün yürekler taş kesilmiş
Kendim ağlarım öldüğüme.
...
Kardeş balıklar acır halime
Uzaktan geçen gemilere seslenirim
Beni de alın, beni de alın
Düş içinde düş görürüm
Çoğu zaman sabahı beklemeden
Gerçektir öldüğüm.
_ B. Süha Ediboğlu
Ona Sevdiğimi Söyle
22.08.2008 - 21:58Dün gece yağmur yağdı kente,
Sonra sabah, güneşte ayıklanmış,
Bir kahvede düşünüyorum,
Sen geleceksin ya, dalgınlık
Kopuverdi bir daldan, sallanarak
Geçen bayrak açmış bir bulut,
Sonra ikindi ve akşam, bakarsın,
Uyurken bir daha o yağmur.
____M.C. Anday
inşirah
20.08.2008 - 22:11Artık öyle açık ki kuşkuya yer yok
Kim gelirse gelsin acıya hep yer vardır...
__ T. Uyar
gafil avlanmak
20.08.2008 - 22:06Niceleri geldi, neler istediler,
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler.
Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler!
___ Ömer Hayyam
Toplam 223 mesaj bulundu