Hakan Akbulak Adlı Üyenin Nedir Yazıları - An ...

  • Vampir

    02.12.2006 - 13:09

    Mecazi anlamda bir vampir,İrfan.
    Vampir İrfan. :)

    Bknz:'Bir demet tiyatro'

  • hareket

    01.12.2006 - 17:59

    Zenon'a göre hareket diye bir şey yoktur.Ona göre,var olan bir şeyin bir büyüklüğü olması gereklidir. Eğer varlık bir büyüklükse, cisimsel olmak zorundadır. Çünkü cisimsel olan şey, bütün boyutlarda varlığa sahiptir. Buna karşılık noktalar, eklendikleri şeylerde bir değişiklik yapmazlar. Zenon, hareket noktasıyla varış noktasını birbirinden ayıran çizginin de yine noktalardan oluştuğu görüşünden yola çıkarak, hareketin olmasının imkansızlığını ileri sürmüştür. Zira nokta yer kaplamadığı ve bu nedenle sonsuz sayıda nokta olacağı için, noktalardan oluşan en küçük bir mesafe bile sonsuzdur.
    Yani Zenon'a göre atılan bir ok hareket etmez.Sizler hareket ettiğini sanırsınız.Ok atıldığı yer ve hedef arasında her noktada bulunmaktadır.Bulunmak ise Zenon'a göre hareket etmek olmadığına göre,ok aslında hareket etmez.

    Gelde kafayı yeme! ;)

  • nal

    01.12.2006 - 17:44

    Kadıköy Camiinde vaaz vermekte olan Osman Demirci Hoca'ya:
    - Hocam, diye sormuşlar. At nalını evimizin kapısına asarsak uğur getirir mi?
    - Demirci Hoca:
    - Zannetmiyorum, diye cevap vermiş. O nallardan her atta dört tane var ama, bütün gün kamçı yiyip duruyorlar. ;)

  • Anthony Hopkins

    01.12.2006 - 16:34

    Sinema dünyasının yaşayan efsaneleri arasında...
    Etkileyici ve karizmatik.Bununla beraber,inanılmaz derecede soğukkanlı bir görünüme sahip.Bütün bunlara mukabil de,dikkat çekmeyi çok iyi bilen bir aktör.
    Bazı sahneler var ki,o,konuşacak oldu mu,nefesimi tutup,acaba ne diyecek diye bekliyorum.Mükkemmel bir oyuncu.

    Gizemli Yabancı,(Hearts in Atlantis) filmini seyrediniz.Film bittikten sonra,o filmde,Anthony Hopkins değil de başka biri olduğunu tahayyül ediniz.
    Ben ettim.Olmuyor.

  • yılların eskitemediği

    01.12.2006 - 16:09

    Hiç kuşkusuz Hakan Peker.Adam yaşlanmıyor yahu! On sene evvel de aynıydı,hâlâ aynı.
    Gençlik iksiri mi kullanıyorsun be mubarek? !

  • ece

    01.12.2006 - 15:57

    Kraliçe mânasına gelir.Bulmacalarda karşımıza bıkmadan,usanmadan çıkan,cins kelimelerden biridir.Tıpkı,

    Avuç içi,aya.Bezelye türü,Araka gibi... ;)

  • sırtlanlar

    01.12.2006 - 12:04

    Hayvanlar aleminde,komodor ejderiyle birlikte,en sevimsiz bulduğum hayvan; sırtlan.
    Pis hayvan bu!
    'Herşeyin küçüğü sevimlidir' derler.Halt etmişler!

    Etobur hayvanlardır.Sürüler halinde yaşarlar.En büyük düşmanları aslanlardır.Hiç iyi geçindikleri görülmemiştir,bu iki cins hayvanın.Birbirlerinin avlarını çalmak için,sürekli fırsat kollarlar.
    Enteresan ve bir o kadar da,biçimsiz bir bedene sahiptirler.Beneklidirler.Aile bağları çok kuvvetlidir.Bitmek tükenmek bilmeyen,yıldırıcı bir enerjileri vardır.

    Son olarak,ne kadar sevmesekte,ekosistem için son derece önemlidirler.Çünkü ne bulurlarsa yerler.
    Hatta bazı insanlar,ölen insanları imha edebilmek için,cesetleri açık alanlara bırakırlar.Bırakırlar ki,sırtlanlar yesin diye.

  • at

    01.12.2006 - 11:37

    Atlar...
    Belkide en asil,en sadık hayvanlar...
    İnsanoğlunun geçmişten bu güne,her zaman yanında olan hayvanlar,atlar...

    Sormama müsaade eder misiniz?
    İnsana atlar kadar yardım eden,kaç hayvan daha var acaba?
    Gerçekten de şöyle bir baktığımızda,insanlar yolculukta,yük çekmede, hatta savaşta bile atlara muhtaçlarmış.Şimdi önemi anlaşılmaz ya,hadi neyse.

    Yaradılış özelliklerinden bahsedecek olursak; atlar midesi olmayan hayvanlardır.Sindirimi bağırsak gerçekleştirir.

    Eskiler söylerdi,'At bakmak san'attır' diye,pek dikkat buyurmazdım.Şimdi şimdi anlıyorum...Bir kere zahmet,uğraş ister.Sonra bilgi ister.Mesela,bir ata ilk önce suyunu,sonra yemeğini vermelisiniz.Dedim ya,atların midesi yoktur,bağırsak sayesinde yediklerini sindirirler, diye.Tam tersini yaparsanız,yani ilk önce yemi,sonra suyu verirseniz,yem içerde şişer ve at için bu çok tehlikeldir.Ölebilir bile...

    Sonra bir başka mühim mevzuu...
    Bilirsiniz,ayağı kırılan bir at,çabucak vurulur.İnsanlar bunu bir vahşet olarak görür.Bilmedikleri için tabii.Ama benim için öyle değil.Yaradılış meselesi bu.Atların kemikleri,insan kemiğinden farklıdır.Yani kırılan bir kemik,insanda kaynama yapar ve eskisi gibi olur.Oysa atlarda kaynama yapması,dolayisiyle iyileşmesi mümkün değildir.
    İşte bu yüzdendir ki,
    Ayağı kırılan bir at için,ölüm,kurtuluştur.

    Not:Veteriner değilim. ;)

  • altın

    01.12.2006 - 10:23

    Beni hor görme gardaşım.
    Sen altınsın,ben tunç muyum?
    Aynı vardan var olmuşuz.
    Sen gümüşsün,ben sac mıyım?

  • ispanyol

    01.12.2006 - 10:20

    Maximus...

    -Hey İspanyol!
    -Arenada favorim sensin. (gibisinden bir şeyler söylüyordu,velet.) ;)

  • takoz

    01.12.2006 - 10:17

    Esasen,yokuş aşağı bırakılan arabaların,kaymaması için konulan tahta parçasıdır. :)
    Maamafih,türlü mânalarda da kullanılır.
    Mesela,eski model cep telefonları için 'takoz' yakıştırılması yapılmıştır. :)
    Başka bir misal,elinden hiç bir iş gelmeyen insanlara,gaddar yapılı,biraz dengesiz insanlara da denir.
    (Ne biçim herifsin be,takoz gibi?) gibi...

    Son olarak hatırlayabildiğim,Beşiktaş'lı eski bir futbolcu.

    Bknz:Takoz Recep ;)

  • maximus

    01.12.2006 - 10:08

    Beğeniyle seyrettiğim,oscar ödüllü,'Gladyatör' filminin kahramanı.
    Russel Crowe da flimde kendini bulmuş diye düşündüm; ilk seyrettiğimde.Şimdi de düşüncelerimde bir değişiklik yoktur a!

    Maximus'tan biraz bahsedecek olursak:Maximus en güvenilir ve saygı duyulan kumandan'dır.Fakat krallıkta gözü olan,kıskanç,kötü kalpli Commodus'ın tahta geçebilmesi için,Maximus'un hakkından gelmesi lâzımdır.
    Çünkü esas imparator Marcus,kendisinden sonra tahta geçecek kişinin oğlu değil,kumandan Maximus olması gerektiğine inanmıştır.Çünkü Maximus iyi bir insan olmakla beraber,sadık ve yetenekli bir askerdir.

    Neyse fazla uzatmadan söyleyeyim,arenada insanların,

    Maximus! Maximus! Maximus! diye tempo tutması hâlâ gözlerimin önünde. :)

  • hara

    01.12.2006 - 09:56

    En basit mânasiyle,at çiftliği demektir.

    Atlar çiftleştirilir,taylar yetiştirilir ve satılır. :)

  • toprak

    30.11.2006 - 17:35

    Gün gelir,biz insanları bağırına basar.

  • uzay

    30.11.2006 - 17:32

    Herkesin 'Uzaylı' diye dalga geçtiği, -kendi de kabul ediyor- Mustafa Topaloğlu,bir gün öyle bir cevap verdi ki,şaşırmamak elde değildi.

    -Kendizinize uzaylı diyor sunuz? Neden?
    -Çünkü dünya uzayda. :)

  • şık

    30.11.2006 - 13:20

    Şık giyinenleri severim.
    Milliyetçi duygularımla hiç bir alâkası olmadığını belirterek,söyleyebilirim ki,Atatürk'ten daha şık giyinen birini görmedim.

  • laf sokma

    30.11.2006 - 12:59

    Küfür etmek ile karıştırılır,çoğu zaman.Fakat küfür etmek,zekâ gerektirmez,oysa laf sokmak,tıpkı espri yapmak gibi,zekâ gerektirir. ;)

  • Sizin Hiç Babanız Öldü mü

    30.11.2006 - 12:40

    Ölmediyse ölecek.

  • aşık veysel

    30.11.2006 - 12:15

    Türkülerini kendi sesinden dinleyin bir.Olmaz böyle şey.
    İnternete bulmak zor,zor ya,ben buldum ama.
    www.kimim.com

  • araplar

    30.11.2006 - 12:04

    Son derece emin olarak,söyleyebilirim ki,pilavı elleriyle yerler.

  • kara toprak

    30.11.2006 - 11:56

    Dost dost diye nicesine sarıldım
    Benim sâdık yârim kara topraktır
    Beyhude dolandım boşa yoruldum
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Nice güzellere bağlandım kaldım
    Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum
    Her türlü isteğim topraktan aldım
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Koyun verdi kuzu verdi süt verdi
    Yemek verdi ekmek verdi et verdi
    Kazma ile döğmeyince kıt verdi
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Âdem'den bu deme neslim getirdi
    Bana türlü türlü meyva yedirdi
    Her gün beni tepesinde götürdü
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Karnın yardım kazmayınan belinen
    Yüzün yırttım tırnağınan elinen
    Yine beni karşıladı gülünen
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    İşkence yaptıkça bana gülerdi
    Bunda yalan yoktur herkes de gördü
    Bir çekirdek verdim dört bostan verdi
    Benim sadık yârim kara topraktır

    Havaya bakarsam hava alırım
    Toprağa bakarsam dua alırım
    Topraktan ayrılsam nerde kalırım
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Dileğin varsa iste Allah'tan
    Almak için uzak gitme topraktan
    Cömertlik toprağa verilmiş Hak'tan
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Hakikat ararsan açık bir nokta
    Allah kula yakın kul da Allah'a
    Hakkın gizli hazinesi toprakta
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Bütün kusurumuzu toprak gizliyor
    Merhem çalıp yaralarımı düzlüyor
    Kolun açmış yollarımı gözlüyor
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    Her kim ki olursa bu sırra mazhar
    Dünyaya bırakır ölmez bir eser
    Gün gelir Veysel'i bağrına basar
    Benim sâdık yârim kara topraktır

    -Aşık Veysel-

  • yeşil

    30.11.2006 - 11:53

    En komik olan da şu.
    Yazıyor,gözlerinin rengi sebebiyle 'Yeşil' kod adını alan Mahmut Yıldırım...
    Adamın gözlerine bakıyorsun,kahverengi. :)

  • kobra

    30.11.2006 - 11:38

    Hele,'Kral Kobra' olarak bilinen bir cinsi vardır ki,çok tehlikeldir.
    Diğer yılanlarla beslenir.Sinirlendiklerinde çok korkunç bir görünüme bürünür.Hemen hemen bütün hayvanlar ondan korkar.
    Saldırıları çok ilginçtir.Yükselir ve hücum eder.Zehirleri de öldürücüdür.
    Bir ısırıkta on,onbeş insanı öldürebilecek zehir enjekte edebilir.
    Koku alma organı,çok ilginçtir.
    Dilleriyle koku alırlar.Bu bile yılanı fazlasiyle ilginç kılıyor,benim gözümde.

  • hoca

    30.11.2006 - 11:21

    Çok kimseye takma isim olmuş,bir kelime.
    Benim ve yarış camiasının tanıdığı isim ise,hiç şüphesiz,'Hoca Metin' lakâplı Metin Çelikkol.Tabiiki boş yere dememişler, ona 'Hoca' diye.

    'Bir at,onun elinde koşamıyorsa,başka hiç bir elde koşamaz.'
    Bu söz hayli yaygındır,bizim aramızda.

Toplam 959 mesaj bulundu