İsmail Sandım Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakk ...

Arkadaş Grubumdan Sn. İsmail Sandım
** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN **

Grup üyelerimizden Sn. İsmail Sandım
<< DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN >>
* Antoloji Üyeleri *

Affet beni, babam. Kırdıysam yine seni,
Yine kırıklarını toplarken başaramadım, elimi kesti kırıkların.
Affet koca çınarım, sen kızgınken sırtımı yasladım çınarın dallarına; yapraksız, gölgesiz, duldasız,
Diken üstü.
Affet, mücadeleden nasırlanmış o güzel ellerinden öpeyim de,
Boynunun kokusunda huzur bulayım.
Eminim, affedersin sen; eminim o koca yüreğin neleri sineye çekti.
Sen affedersin de, ben beni affedemiyorum, babam.
Az değil, 30 yıldır çınarının gölgesinde yatıyorum ve hâlâ...
Çok çabaladım, çok istedim; inan, babam. Dağların tepesinin arkasından, üşenmeden çınarın kokusuna,
Bir bardak suda ben dökeyim seni, yeşerteyim istedim,
Bir faydam olsun sana istedim.
Her seferinde elimde bir avuç suyla sana koşarken düştüm,
Yetişemedim, babam. Affet beni, sırtımı sana dayadım ama aklım o bir bardak suda.
Sen yine de affet, babam. Dizlerimde yırtılsa, takatimde kalmasa,
O bir bardak suyu sana dökmeden getirip elimle içireceğim, Allah'ın izniyle.
Elbet o gün gelecek; tek isteğim, anamla sana kendimi çınarda olmasa bir dal olup,
Gölgemde rahat ettirip ağırlayacağım.
Benim öyle ev, araba hayalim yok, babam.
Çınarının yaprağının tek bir yaprağından faydalandığım gölgenin hakkını vereyim; tek dileğim bu...

Hayatın kaçıncı sayfasındayım bilmiyorum artık
Bir ara takip ediyordum hatta kaldığım yere ayraç koyacak kadar önemsiyordum hayatı
Hatta altını çiziyordum önemli anların ve hevesle bir solukta okuyordum her geçen günü

Ama şimdi bakıyorumda hayatımı yazan yazar belli bir sayfadan sonra kitabın heyecanını kaçırıp
Konudan çok bağımsız kelimeler yazmış nokta virgül kurallarına bile uymadan
Ünlemlisiz sorusuz öyle ki okumak zorunda olmasam şayet yırtıp atacak kadar başta iyiydi ve hafifti
Şimdi kendi hikayem kendime ağır gelir oldu bazen diyorum
İkiser ikiser atlayım günlerimi çabucak bitsin bu kahrolası kitap
Çünkü bütün kanımda damarımı sızlatan kelimeler büyük puntolarla başlık atılmış
Tüm acılarım mahsette mutluluklarım önsöz kadar
Aldatmaca bu, şikayetçiyim halbuki hayat hikayemin önsözü ne kadar güzel ve dikkat çekiciydi
Şikayetçiyim ve mağdurum, kırılsın kaderimi yazan kalem

Güneşin son ışıklarıyla sararan bir sahne,
Duyguların derinliklerinde gizlenen acı bir hikaye.
Edebiyatın büyülü dünyasında yankılanan sesler,
Bir drama şiiriyle anlatsın duyguları ve düşleri.

Bir köy meydanı, sessiz ve hüzünlü bir atmosfer,
Bir kadın, yılların yükünü taşıyan bir beden.
Gözyaşlarıyla sulanan topraklar, kurumuş umutlar,
İç içe geçmiş hayatların sancılı öyküsü bu sahnede.

Bir aşk hikayesi, yıllar öncesine uzanan bir yolculuk,
Bir genç kız, kalbinin en derininde saklı bir tutku.
Sevdanın ateşiyle yanarken yüreği,
Yasak bir aşka adım atan cesur bir ruh.

Bir erkek, kırık dökük bir hayatın parçalarıyla,
Geçmişin hatalarıyla yüzleşen bir adam.
Pişmanlıklarla dolu bir ömür, karanlık bir gece,
Bir dramın ortasında kaybolan bir karakter.

Köy halkı, sessiz şahitler bu trajik hikayeye,
Birbirlerine bakarken anlam dolu gözlerle.
Sevgi, ihanet, umut, kayıp ve yeniden doğuş,
Bir drama şiiriyle anlatsın bu sahne, bu olay örgüsü.

Edebîyatın evreninde ödül kazanacak bir eser,
Duyguların derinliklerinde yaşanan bir serüven.
Sözcüklerin dansıyla anlatsın acıları ve sevinçleri,
Bir drama şiiriyle yazılsın bu büyülü hikaye.

Grup arkadaşımız Sn. İsmail Sandım
<< DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN >>
* Antoloji Üyeleri *

Ben hep sevdiklerimden yedim diye kurusunu kendimi sevmedim be kendime sikarim diye kendimi sevmedim ole iste bosver..

HAYAT VE YASAM ARASINDA KI INCE CIZGININ TAM ORTASINDAYIM HATTA VE HATTA SALINCAK KURMUS UMARSIZCA RUZGARA KARSI SURATLE
VE INATLE YARA YARA BULUTLARI
COCUK OLMAK VARMIS OH BEEH

OYLE SERESELPE ANLIK VE ANSIZIN DUSUNMEDEN PLAN KURMADAN MATEMATIK PROFESÖRÜ GIBI BIR SONRAKI ADIMI HESAPLAMADAN

APTAL OLMAK VARMIS BU HAYATTA ILGISIZ BILGISIZ OYLE SALKIM SACAK YASAMAK OH BEE

EN GUZELI DELI OLMAK VARMIS
YAPTIKLARIN ABES KACMADAN
DUYGULARINI SAKLAMADAN
YALANSIZ DOLANSIZ KUMARSIZ HILESIZ
BIRAK YA BIRAK GÜLSÜNLER DELI DESİNLER BU HAYAT CIDDIYE ALINACAK KADAR RESMI HIZMETE MAHSUS BIR YER DEĞİL
KRAVATTAN KENDIME TASMA YAPMAKTAN SA TERTEMIZ KIYAFETLE BASKASINA YALAKALIK YAPMAKTANSA HAYALLERINI ASGARI UCRETE SATMAKTANSA GIY ÇİZGİLİ BURUŞUK DELI GOMLEGINI VARSIN DELI DESINLER SEN SENI YASA ANI TAT
DIYCEM O KI AKLI OLAN DELİRSİN!

Kalbim ve beynim birbirinin anlamına silah dayamış, yıllardır süren bir kan davası. Ne vazgeçiyorlar ne de silahı bırakıyorlar. Kaçıncı acının yüzyılındayız, yetmez mi?

Grup arkadaşımız Sn. İsmail Sandım.
<< DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN >>
* Antoloji Üyeleri *

DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
Yüzünüzden gülücükler eksik olmasın

Ya Dost! bu nasıl bir gönül akışıdır!
Aşk Olsun
Kalbim donandı...

müthiş! vallahi müthiş...

3-4 dakikada bir kitap okudum sanki
İSMAİL SAYDAM'dan aforizmalar...

çok teşekkürler güzel yüreğinden taşan damlalar için...

not; yazım hatalarının ne ne önemi var ki?! gönül güzelse...

Yüreğin durmasın sözün oldukça...

Yazim hatalı kelimelerim evet farkındayım ama o an anlık düşüncem de ben yazım kuralı düşünemem gelir ve yazarım sonradan orjinali ve anısı bozulmasın diye düzeltmeye kiyamam affola

Sen yaprak verip yeşerdin de Ben meyve vermediysem kökünden kes dallarımı lakin sensiz gölgem bile yok

Dostum koklasana şu kalbimin tam üstünü hâlâ ölmüş aşkın kokusu var mı ?

Okul okumadık eyvallah da ne doktor sarmıştır eşin dostun yarasını benim kadar
Ne Hakim görmüştür bunca adaletsizliği
Ne de mezarcı gömmüş tür benim kadar yaşarken öldürdüklerimi hiç birşey olamadık belki ama herşeyi fazlasıyla olduk...

Herşeyi anladım da Rüzgarları nasıl kendine inandırıp kendi tarafina çektin baksana nasıl da inadima inamadima kokunu burnumda kalbime dikenli tel misali acıta acita sararak dolduruyor 40 yıl kahvenin atri olur da 40 yıl bir kokunun acısı olmazmı oluyormuş

Seni düşünüp gözyaşı dökerken deniz kenarında gözyaşımi alıp götüren dalgalar senin kıyına vurup islatmiyorsa ayaklarını oda denizin ayıbı olsun

Kalbimizin kapısını yara bere gören içini hazen yeli sanıyor içeri girmeye cesaret edemiyor ama bilmezsiniz ki yarden yara almayan kalp senin yaralarını nasıl anlasinda sarsın yaranın derdinden yaralı anlar gönül kapısı hazana uğramamış insan aşktan bahsetmesin zaten Hazan ugrayanlara selam olsun..

Sanki hepimiz yeminliymişiz gibi o kadar toprağı bırakıp gittik bı kayanin üstünde çiçek açtik halbuki o topraklara ne güzel kökler verip polenlerle cogalabilirdik ama biz o Kaya'nın üstünde ilk yağmurda ziyan olduk evet bu hazin sonu biz istedik

Bırakalım mı bu gerçek aşk ayaklarını hepimiz zamanın da yüreğimizi değilde dudagimizi öpenlere heba etmedik mi dudakdaki isirigin izi geciyorda kalpdeki o küçücük buse öpücük sevgisizlik ten çürüyüp ne derin yaralar açtı bee hadi şimdi gezelim hepimizin gönlünde koca bı obruk kimse yaklasamaz oldu içine düşme korkusundan

Kalbinizin senelik bakımın yaptırmayı unutmayın derim olur olmadık insanlara çarpıyor sonra motor indirirsiniz...

Öze değilde yüze baktığımız sürece gözümuz kalbimizin yerine gecek ve kalbimiz bir köşede üstü kapalı tozlu raflarda unutulup gidecek ve yüz burustugunda gerçek güzelliğin özde anladımiz o vakit ne kalbimizi tekrar yesertmeye ömrümüz yetecek nede takatimiz

Benim kalbim huzur eviydi tadilat dekorasyon deyip istediği gibi dizayn ettip fuhuş evine cevirmediniz mi ? ee bu neyin şikayetii ?