Doğa Deniz Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair v ...

Şair kadar nice yaralı yürekler vardır
Sorgusuz infazlarla adını yitiren.
Şimdi onlar dört köşeli bir dairenin içinde
Kurtuluşu beklemededirler
.
Ait oldukları adreslere hasrettirler.
Kimseler bilmez, bilemez bunun yangısını, bilemezler!

''Yaralısın! ''diye fısıldayacak bir ses gelip geçmem ...

Bilirim
Üşürsün hep sürgünlüğünün ıssız saatlerinde
Korkarsın kara pencerelerden özgürlüğünü uçurmaya
Kimse görmeden aydınlıkları saklarsın arkana
Sokulursun en uzun sabrın içine
Şefkatime sığınırsın
Bir ben bilirim kavganı
Bir de içimde barındırdığım sen
Bunun için bu şehrin
Düş kıyısından ...

Merhaba Hoşoğlu..
yine kalem konuşmuş
gülün yaprakları üzerine bülbüle serenatı yazılı olarak yapmış valla ..
bana kalsa bülbül şöyle bir efelensinn gitsin güle desin k bana bak çek şu dikenlerini alacam ayağımın altına seni
:))
tamam tamam şaka bir yana aslında bir yorumcun diyor ya k ...

Şiirinizde farklı bir anlatım var ...
manevi olguların yükselişe geçtiği ulvi bir çağrı ..
yada geleceği kesin bilinene...
randevu adı altında da olsa şiirin adı ...
sanırım sinyalleri alıyorsunuz ..Allah gecinden versin üç kere deyince hani kalp konusu geldi aklıma belki ondan öyle bir düşü ...

Bak büklüm büklüm yine şiirime doldun
Oturduğumuz geçmişin gölgesinden çıkıp
Dize dize yaprak hışırtıları gibi gelip
Bütün sisleri dağıttın ellerinle

Ve bir kez daha benim oldun…
***
Budur işte ...
üstüne yorum üstüne başka söze gerek var mı
Usta Yüreği Ve Yüreğe ses olan kalemi kutla ...

Yolculuğum uzun sürmüş oldukça
Gece demir köprülerden geçmiştir tren.
Dağ başında beş on haneli köyler,
Telgraf direkleri yollar boyunca
Koşuşup durmuş bizle beraber.
Şarkılar söylemişim pencereden,
Uyanıp uyanıp yine dalmışım.
Biletim üçüncü mevki,
Fakirlik hali.
Lületaşından gerdanlığa gü ...

Yalnızlık yaslanır bedenime, susarım
Kalbimdeki sevdanı yıllardır saklarım
Adın hicran olsa, ben kokunla yatarım
Sök aşkını benden, gözlerinle yatarım
***
Tebrikler...

şimdi ayrılmanın vakti desem değil,
biz biliyoruz şehirler nasıl bozulur güneş doğduğunda ….
ama İstanbul olunca başka yazılıyor isimler camdaki buharlara
onun için bu ayrılıklar, merhaba demektir yeni kavuşmalara
haydi vakit tamam, vapur altı lodos, üstü martı, hepsi sen
bir İstanbul gecesinde ...

Baharın müjdesi gibisin
Her sabah penceremden içeri süzülen güneşsin
Geceleri yıldızımsın
Karanlığımda aydınlığım
Mavimde denizim
Yeşilimde umudum
Yaşamda mucizem
Ruhumda sol yanım
Hayallerimde aşkımsın
AŞKSIN

Ne güzel seninle doğmak
Senin olmak…
Ne güzel her yeni güne seninle başlamak ...

ne zor şeymişsin anneciğim arapsaçı gibi :)
çözemez tabii ...
canım yüreğine sağlık
sevgilerimle ...
yok şiir biter bitmez çok şey isiyorsun çokk dedim de ondan o ilk sözler..
devamını diliyorum canım

eline geçince ruhun dizginlerini
umudunu imkansız çöllere taşır ölüm
kumların dehşetine salar gezginlerini
efsunlu bir vahanın bağrına düşer ölüm

eteği neden yaslı keremsiz kalan dağın
hangi rüzgar kuruttu duygular tarlasını
ey sarı gök bulutu, ey ızdırap gülşeni
dokundur ellerini şiirin al ...

Memnû bir zerrin kadar edâlı ve soylusun
Gamzelerinde nazlı kıvılcımlar gizlenir
Bağbozumunda bile yediveren boylusun
Gün olur ki, kalbinde gözlerim filizlenir

Bu sevda dayanılmaz bir ağıttır zülfünde
Rüzgarın her bûsesi içimde kurşun olur
Yıldız kayar, ay susar geceye güldüğünde
Dağda çiğd ...

Ankara Acıları
hüznümün dudağıdır gökte acan karanfil
talih, bir cellat gibi vurdu yüreğimizi
ateşler ülkesinde o ve ben, iki mahkum
kah bir sevda çölünde parlayan ay ışığı
kah ruya bahçesinin zehirli sarmaşığı
uzaklardan bir rüzgar esiyor efil efil
sessizlik, acze duşen bir hayal kadar sefil ...

Ya ölüme kucak ya tan savaşı,
Bir Samsun gerekir bir de Atatürk.
Kopacak elbet de yılanın başı,
Tek çakıl taşına razı değil Türk.
Sevenin taç yapıp başa takar ya,
Ben vatan aşığı sen ise cennet.
Sürünmesin bir kez daha Sakarya,
Bilmez Anadolu’m böyle ihanet.
****
Duyarlı yüreğine selam ol ...

Tek yürek bir bayrak bütün bir vatan,
Hem al hem kırmızı anlamdaşım ben.
Bir hilal bir yıldız sinemde yanan,
Bir zeybek bir efe bir dadaşım ben.

Beklerim her sabah bir seher yeli,
Tek yürek bir bayrak bütün bir vatan.
Yağarım sevdayla vay deli deli,
Bir Maraş bir Antep Çanakkale’yim.
--
O ...

Seninle gurur duyuyor
Her devrin adamları

Şakşakçılar

Takım tutmaz

Ayarsız
Ayaktakımı

Yalağında yalakalar

Seninle gurur duyuyor sahibinin sesi köpek marka

Zübükzade Abrahamlar.
***
güliyim mi ağlıyım mı bilemediğim bir durumdayım şu an ..
zaten cinim tepemde idi ...
şiirl ...

Söyledin… Söyledin… Söyledin…

Sözlerin ki

Sessizce semaya serdiğim sayıklamalarımdı sanki!

Sesin,
Saçlarımdan süzülen sedefli su…

Sordun,
Sevmiş miydim sözlerini…
Söyledim,
Söylediklerini servetmişçesine sevdiğimi
/
Söyledim sana,
Söyledim… Söyledim… Söyledim…
Sarı sayfalarca, sa ...

Sevgide tükenir tükenmez sanma
İstersen adımı bir daha anma
Şikâyet etmeyip susardım amma
Leylâ’yım yürekte öz dile gelir
***
Canımsın ...
önce hoşgeldin ... ve boş gelmemişsin ...
uzun süredir sesin çıkmadı ... özlemişim şiir yüreğini
..
bu şiirin gibi ..
bu olumsuzluklarda ...

uçabilmeli uçsuz bucaksıza
birini sevebildiğinde insan
düşünmeksizin
yalçın bir kayanın zirvesinden
bırakabilmeli kendini
sevgilinin kollarına
ve
sımsıkı sıkabilmeli
yaşamı belinden
***
Tabiatın doğasında vardır töresinde vardır yaşamı belinden tutmak ... bir daha bırakmamacasına ...
se ...

yatırımlarda insanlara değiliz
sevebilsek
belki.... imkansız değiliz
ama sevmiyoruz sever gibilerimizde
bakar kör, işitir sağır, yaşayan ölülerdeyiz
***
Ustacaydı ...
çok derin anlamlar var şiirin dizelerinde ..
benden de olan ..
kutluyorum ..

çocukken
yumuşak karnında gezinmeyi düşlediğim
yaşam köşeleri
nasıl da sivri imiş
öz varlığıma tutunduğum dallar ellerimi
bana tutunup da gidenler canımı
acıtıyor

kaçınılmazların özeti
hayat

neden niçinlerin yekununda toparlanamayan
***
fazla yoruma zaman ayıramıyorum ...
hazır sab ...

Sürüldüğüm…
Sürüldüğüm satırlarını…
Sevinçlerini sevdiğimi
Suskunluğundaki sağnaklarını…
Susmadığında
Sağnak sağnak susadığımı sana…
Senli sancılarımı…
Sensizliğimdeki sızılarımı…

’Seni
Sadece sevdiğimi.
&Seni sevmeyi sevdiğimi‘
/
Susarak saçaklarındaki serçelerin serenadına…
/
Sustu ...

dün olduğu gibi yarın canımın içi ve her bahar aynı baharın havasında
sabah güneşinin aşk misali ya da coşkulu masallara akşam sofrasında
açacak kadehinde bilmelisin, bütün goncalar yürekteki şarap tadında
işte o zaman kalkmalısın yerinden, savrulması için saçlarının rüzgarda
yoksa sarhoş olup d ...

Ey İstanbul, binlerce yılın hiç yaşlanmayan aşk perisi. Sen, sislere bulanmış prens adalarından bir serenat gibi estikçe, lodos olup hala savuruyorsun saçlarını her çağın her yaşında binlerce, milyonlarca Jüliet’in. Kaldırım taşlarındaki bütün adım izlerine Romeo imzalı dünyalar boyu sevda şiirler ...