Dilek Karagüzel Pıtırcık Adlı Antoloji.com Üy ...

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    12.08.2023 - 11:01

    Ayrılık Yoktur

    Ayrılığa dayanan bir şehir yoksa
    Ayrılık diye bir şey yoktur
    Bakma sen ayrılık gibi görünen yerlerde
    Şehirlerin ayakta durduğuna
    Hala ayakta duruyorsa o sehirler
    İnsan insanın gönlünde kaldığı içindir
    İnsanın gönülde kaldığı yerde de
    Ayrılık diye bir şey yoktur
    Aldığım her nefeste seni hatırlıyorsam
    Dalıdığım her yerde seni düşünüyorsam
    Akşamın beni hislerimle bıraktığı yerde
    Sen deyip gözyaşı döküyorsam
    Ayrılık diye bir şey yoktur
    Gözlerin uzak olduğu halde,
    Hissediliyorsa gönlümde
    Aşkınla bir ülke kurulmuşsa bağrımda
    Hangi şehir bana ayrılığı yaşatabilir
    Hangi şehir bana ayrılığı anlatabilir
    Şehirlerin ayrılığı anlatamadığı
    Ve yaşatamadığı yerde
    Ayrılık diye bir şey yoktur
    Şu kırgın şu uykusuz gözlerim,
    Hala gülümsüyorsa.
    Her şeye rağmen,
    Umut ile dünyaya bakıyorsa
    Yorgun ama ölmemiş gibi,
    Gökyüzüne bakıyorsa
    Ayrılık diye bir şey yoktur

    Hüseyin Özdemir

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 20:11

    Aşk beklenmeyen durumlardan çıkar, engellenemez, öngörülemez

    Jane Birkin ve Serge Gainsbourg ilk kez "Slogan" isimli filmin setinde tanışmışlardı, aralarında 18 yaş fark vardı. Jane küçük bir İngiliz gonca gülüydü, Serge ise ayyaş bir Fransız!

    Filmin yönetmeni Pierre Grimblat iki baş rol oyuncusunun birbirleriyle kaynaşmasının film için iyi olacağını düşündüğünden onları bir akşam yemeğinde bir araya getirdi.

    Serge, yemekte her zamanki gibi şarap şişelerini birbiri ardına devirdi, sigaranın birini yaktı diğerini söndürdü, hiç ama hiç konuşmadı. Jane bu tuhaf adamın kendisinden hiç hoşlanmadığını düşünmüştü. Havayı ısıtmak için dans etmeyi teklif etti, Serge istemeyerek de olsa dansa kalktı ama dans boyunca Birkin'in ayağına bilerek basmayı ihmal etmedi.

    Votka su gibi akıyordu. Sabah güneş doğarken Serge, Rus kemancıları kulübün önündeki kaldırıma dizmiş, Jane ile dans ediyordu. Sonunda otele gittiler, Serge'in odasına çıktılar ve kolayca tahmin edebileceğiniz gibi Serge daha yatağa uzanır uzanmaz sızıp kaldı. Jane odadan çıktı, yeni açılan plakçıdan sabaha karşı kaldırımda dans ettikleri şarkının plağını satın aldı, gidip sarhoşluktan sızmış Serge'in ayaklarının arasına sıkıştırdı, kendi oteline gitti. Saatler sonra Serge ayıldı, plağı buldu, pikaba koyup bir Gitanes yaktı, Jane'i aradı.

    Yemeğin sonunda bir gece kulübüne, oradan da bir Rus müzikholüne gittiler.

    Eros oklarını fırlatmış, Serge'i de, Jane'i de tam kalplerinden vurmayı başarmıştı. O günlerde Jane, James Bond film müziklerinin efsanevi bestecisi John Barry'den yeni boşanmıştı. Serge ise Brigitte Bardot ile geçirdiği bir gecenin ruhunda açtığı yarayı henüz saramamıştı. İlginç olan, Serge Gainsbourg gibi bir tipin, kadınlarla ilk karşılaşmasındaki beceriksizliğiydi. Bardot, Gunter Sachs ile evliliğinden mutsuzdu ve peşinde dolanıp duran Serge'e bir şans vermeye karar vermişti.

    İkisi bir akşam yemeğinde buluştular ve Serge yine şişelerce içki, paketlerce sigara içti, Bardot'nun yüzüne bile bakamadı, ağzından bir tek kelime söz çıkmadı. Brigitte Bardot gibi kendisini "tanrıça" olarak gören bir kadın bu işe çok sinirlenmişti. Sabah telefonla Serge'i uyandırmış, bir şans daha istiyorsa kendisi için dünyanın en iyi aşk şarkısını bestelemesi gerektiğini söylemişti. Beste ertesi gün hazırdı ama hafızalarımızda iz bırakması Bardot'ya değil, Jane'e nasip olacaktı: "Je t'aime… moi non plus

    Dünyanın gelmiş geçmiş en güzel aşk şarkıları içinde yerini kuşkusuz almış bir şarkı ama bundan da önemlisi belki de dünyanın en erotik şarkısıydı "Je t'aime"…

    Şarkının geri planındaki "erotik mırıltılar ve inlemelerin" çiftin yataklarının altındaki bir kayıt cihazı ile Serge tarafından kaydedildiği söyleniyordu. Serge daha sonra şöyle anlatacaktı: "1969 erotik bir yıldı ve biz de öyle hatırlanmaya devam ediyoruz." Birbirlerine deli gibi aşıklardı ama aynı çatı altında uzun süre birlikte olamayacak kadar da kendilerine göre yaşamak peşindeydiler.

    Öyle bir aşk ki Serge, Jane'in başka erkek bestecilerin şarkılarını söylemesine bile tahammül edemiyordu. Bir de kızları da olmuştu, Charlotte.

    Birbirleriyle son konuşmaları 1991 yılında telefonda oldu. Serge, Jane'i aramış ve şunu söylemişti: "Sana kocaman bir pırlanta aldım. Sana aldığımı kaybetmiştin, artık bunu takarsın." "Off Serge" diye yanıtlamıştı Birkin, "içmeyi bırak artık." Bunu kime söylediğini gözünüzün önüne getirin. Serge yıllar önce kalp krizi geçirip hastaneye kaldırılmıştı ve taburcu olunca şu demeci vermişti: "Ömrümü uzatmak için içki ve sigarayı artıracağım." Birkin ile Gainsburg'un öyküsü, ölüm onları ayırdığında bitti. Belki de şimdi olup olmadığını bile bilmediğimiz öteki dünyada yeniden başladı, kim bilir?

    Aşka ömür biçenlere, süre verenlere takmayın kafayı. Bazen öyle aşklar yaşanır ki bu bitmez, bitirmek istesen de bitirmek istese de! İki özgür ruh gerekir bunun için öncelikle! Kendi varlığı konusunda ayak direyen, çekimine kapıldığı insanın ruhunun içinde eriyip yok olmayı reddeden iki kişi. Böyle bir ilişkide her zaman söylenecek bir söz, verilecek bir öpücük vardır. Ve o son söz söylenmeden, son öpücük verilmeden de aşk bitmez, bitirilemez.

    Mehmet Y.Yılmaz
    Görsel, Birkin & Gainsbourg. "Aşk konformist tabansızların işi değildir!"

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 14:21

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 14:07

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 13:51

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 13:48

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 13:43

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 13:42

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 13:41

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    31.07.2023 - 12:02

    ??Bir kadının gülüşünü gördüm !
    Lapa lapa kar yağar gibi ,
    Öyle güzel gülüşüyordu ki
    Bütün güzel mevsimleri taşıyor gibiydi
    Can .verir gibiydi doğaya
    İklimlerin karanlığına Işık verir gibiydi
    Sanki serçeyi iyileştirip avuçlarında
    Uçuruyordu maviliklere...

    Faysal Özbek

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    30.07.2023 - 20:31

    BULAMADIM

    Az gittim uz gittim,
    Kirpiğinden öteye, yol bulamadım..
    Kaç kez boğuldum, o gözlerinde
    Kıyına çıkmaya sal bulamadım..

    Kalemi kağıdı aldım elime
    Seni yazmaya söz bulamadım.
    Bütün ateşleri yığdın içime
    Dünyayı yakmaya, köz bulamadım.

    Hicranım çağlar, senin sesinde
    Bir ömür harcadım, aşkın izinde
    Olsaydın ağlardım, senin dizinde
    Gözüme sen gibi, sel bulamadım.

    Ucunu yakmışız, bir bir yılların
    Yaprağın dökmüşüz, kırık dalların
    Gitmek istedi, sensiz ayaklarım
    Adım atacak, diz bulamadım..

    Her kalbin ağrısı, başka biçimde
    Gizli bir sevdasın, benim içimde
    Kırk yılın hasreti, varken üstümde
    Seviyorum demeye, dil bulamadım..

    __________________________Ömer Faruk Güney

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    30.07.2023 - 01:21

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    30.07.2023 - 01:17

    Beklerken
    bana iki cesur sözle gel,
    gönlümün kilidi darmadağın olur,
    açılır sana bir ömür kapılarım
    engin deniz olur
    yeterki gerçekliğine dolanayım
    gerçekliğim aşk olur
    al beni gözlerinin huzuruna
    huzurumu bulayım
    bakma sen soğukluğuma ,
    yokluğundur yüreğimi buz kesen
    vardığında volkan olur...

    Murat Jan Aydın

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    30.07.2023 - 01:14

    Özlediğim Herşeysin

    ilk kez bulan bir cümlenin
    hırçınlığıyla;
    Seni Seviyorum...

    Sesinin uzağında
    yurtsuz bir güvercinim.
    Bakışımda gözlerin var,
    nefesinden öpüyorum.Kapanınca ışığın kapısı,
    karanlığa uzanır ellerim.
    Ah ve Ay etrafında ne kadar dönsem de
    hayalinin geçtiği rüyada
    bana kim üşüyebilir?Tüm ağaçların dalları kırılıyor bahçemin.
    Özlüyorum işte Seni...
    Yaprak, tüm sırrını bağışlamasa toprağa
    rüzgâr boşuna...
    Ve unuturum saniyelerin uzunluğunu
    kalbim adını mırıldanıp durmasa...Parmaklarımda kanaması durmayan
    kokundan kalma bir yalnızlık...
    Sarılıp dur bana!
    Yastığıma yüzünün haritasını çizdiğimi
    bana kim unutturabilir?Sana uyarlıyorum ellerimin ayasını.
    Ruhumun izini sür,
    gör içimdeki sızıyı.
    Yeniden tarif et
    durmadan yenilenen sevgimin kehanetini...Harlıyorum ateşini anıların.
    Kalbim Seni özlemeyi sırtlıyor.
    Ve kirpiklerime vurarak gölgeni
    Senden başka yön
    Gözlerinden başka put bilmem...Sesimi sessizliğine bağlıyorum.
    Toprağım da göğüm de Sensin.
    Irmaklar ki donuyor yokluğunda.
    Damarlarımda tıkabasa Sen
    dünyaya yüzünle bakıyorum.
    Gözlerime baharlar doluyor
    her şeyden kaçıp sesine sığınıyorum.

    Veysel TOPRAK

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    29.07.2023 - 05:09

    Biliyorum; çıkıp geleceksin
    serin bir bahar akşamı üstelik

    saçların ağarmış sesin kırık dökük
    gözlerinde buruk ama sevdalı o bakış
    …-başka baharda kalmış heveslerin
    olsun varsın kim kusursuzki ! bilirsin-
    yorgun ve suskun çizgilerin
    elinde bin yıllık valizin

    biliyorum geleceksin

    henüz açmamış olacak hanımeli
    ne begonvil ne portakal çiçekleri
    kokun dağılacak önce bahçeye
    içimde kadınlar neş’eyle susacak

    tıpkı o şarkıdaki gibi;
    biliyorum bir gün çıkıp geleceksin

    havada efsunlu bir telâş olacak
    biraz ahmed arif kokacak gözlerin
    dudakların biraz cemal süreya
    biliyorum geleceksin bir gün mutlaka
    arkasında öylece duracaksın çitlerin

    ll
    ve ben asla ölmeyeceğim
    sana hoş geldin demek için
    Arzu Eşbah

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    28.07.2023 - 23:46

    Sen bana gece sessizliğinde bir sohbet tadıyla gelsene
    Şöyle kırk yıllık hatıra bulanmış bir kahve telvesi içersinde
    Öyle yüreğim gibi göz göz
    Öyle bakışım gibi çokça kederli
    Öyle gülüşüm gibi anasını sattığımın dünyasına öfkeli
    Sen bana çocukluğumdan kalma bir masal tadıyla gelsene

    Yüreğim ilk kez delirsin seninle
    Gecem gündüzüm birbirine karışsın
    Acemi şiirler yazayım sana
    Titrek yapraklı papatyalar da fallar
    Sonra uzanıp saatler boyu resminle konuşayım
    Sen bana çocukluğumun bittiği yerden gelsene

    Sen bana avuçlarımın nasır tuttuğu yerden gelsene
    Ağzım gözüm kan içinde dayak yediğim bir kavganın ardından
    Yüreğime dağları sığdırdığım zamanlardan
    Şiir 'den. Sevda dan
    Sen bana hangi zamandan olursa olsun
    Yüreğimin aralığından gelsene

    Yılmaz Pirinççi

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    28.07.2023 - 14:48

    Hangi şehre gidilir yalnız başına?
    Hangi şarkı dinlenir senle duymayınca?
    Kiminle çay içilir?
    En güzel sözlerin altı kim için çizilir?
    Kimin kokusu saklanır?
    Hangi hayal hediye edilir?
    Hangi gözde görülür o çiçek yaprağı kirpiklerin?
    Nasıl anlatılır gülüşünün sesi?
    Adının güzelliğine hangi alfabede rastlanır?
    Senin bakışın hangi şiire benzer?
    Kime uyur, dokunur, sarılır bu kalp?
    Hangi insanda rastlanır sana?

    Gel ve anlat...

    "Senden başkası nasıl sevilir?
    Bilmiyorum ben..."

    Ilhan Berk

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    26.07.2023 - 13:31

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    26.07.2023 - 12:28

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    26.07.2023 - 01:35

    Lara Fabian ''Crokart'' — İddiaya göre aşık olduğu sevgilisi onu terk ediyor, şarkıcı Lara 12 yıl boyunca onu terkeden kişiyi unutamıyor ve ağır depresyona girip 6 yıl boyunca kimseyle konuşmuyor, hayata ve sahnelere küsüyor ardından da akıl hastanesine yatırılıyor.

    Psikiyatri doktoru son çare olarak Lara’nın doğrudan sahneye çıkartılmasını öneriyor.
    Onu unutmayan hayranları, sevenleri ve arkadaşları Lara'nın sağlığı ve esenliği için konser alanını tıklım tıklım dolduruyor.

    Orkestra çalmaya başlayınca Lara şarkıya giriş yapmaz ise dinleyiciler onun ünlü şarkısı olan ''Je t'aime'' yi hep birlikte söylesin deniyor.

    Ağır depresyondan tam 12 yıl sonra Lara adeta gözlerini ''yeniden'' sahnede açıyor ve bu inanılmaz duygu dolu anlar an ve an kayıt ediliyor...

    Dünyanın belki de en duygusal müzik sahnelerinden biri olarak adlandırılan bu an, dünyanın en duygulu parçalarından biri olan bu eserle bir olup Lara'yı müzik hayatına geri getirip tam 12 yıl süren karanlık dünyasını birdenbire aydınlatıveriyor.

    Bazen hayatın hiçbir anlamı kalmadığını düşündüğünüz anlar olabilir ve bu anlar normalde sürmesi gerekenden çok daha uzun zaman alabilir, işte o anda sevdiklerinizi ve sizi sevenleri hatırlayın, hayata tekrar sarılabilmek için gerekli sebepler bir umut ve sevgi ışığı olarak içinizde kendiliğinden yeşerecektir.

    Dimitrov Tesla
    15 Ekim 2022

    />

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    24.07.2023 - 17:04

    Onu sevmişti kadın...
    Aklına gelince içini çekti
    İstemeden eli saçlarının arasına gitti
    Bir zamanlar onun okşadığı saçlarına
    Acı bir gülümseme gelip oturdu titreyen dudaklarına
    Onunla olan hatıralar üşüştü beynine
    Ah be adam dedi usulca
    Sen bir çılgın, tam bir deliydin
    Her gün farklı bir adamdın
    Bir gün samimi, bir gün garip
    Bir gün coşkulu, bir gün durgun
    Bir gün utangaç, bir gün şımarık
    Bir gün aşk dolu, bir gün kibirli
    Sen binlerce kılığa giren bir adamdın
    ama kokun hep aynıydı
    Evet,
    Sen deliydin, hem de tam bir deli
    ama bir zamanlar o deliyi delice sevmişti bu kadın...
    Nurten Yurtalan Çağıl.

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    24.07.2023 - 14:37

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    24.07.2023 - 08:21

    Sandım ki sen beni seversen; dünya daha yaşanılır bir yer olur.
    Çocuklar ölmez, savaşlar biter.
    Anneler ağlamaz.

    Sandım ki; sen beni seversen; bahar gelir yeniden.
    Rengarenk çiçekler açar, kuşlar göç eder bu şehre.
    Gökkuşağına bir renk daha eklenir.

    Sandım ki sen beni seversen; dünyanın en güzeli ben olurum.
    Gözüm ıslanmaz, güne mutlu başlamaya nedenlerim olur.

    Sandım ki sen beni seversen; karanlıktan bir daha korkmam, geceme ışık olursun.
    Tuttuğun elimi hiç bırakmaz, düşmeme izin vermez, canımı hiç yakmazsın sandım.

    Ben sandım ki, sende beni böyle seversin.
    Ben,
    Ben, sadece sandım…

    -Eliza Pr Mia

  • Dilek Karagüzel Pıtırcık
    Dilek Karagüzel Pıtırcık

    24.07.2023 - 00:05

    hayatın anlamı
    kaç kez nefes aldığın mıydı
    kaç kez vurduğu muydu kalbinin
    kaç insan tanıdığın
    kaçını sevdiğin
    kaçından nefret ettiğin miydi
    kaç yalan söyleyip
    kaçına inandığın mıydı
    kaç yıl çalıştığın
    kaç para kazandığın
    kaç tapun olduğu muydu
    kaç oyun oynadığın
    kaçını kaybettiğin miydi
    kaç kez gökyüzüne baktığın
    kaç kez mavi gördüğün müydü
    kaç çiçeğe su verdiğin
    kaç şarkı söyleyebildiğin
    kaç kez aşık olduğun
    kaç kez seviştiğin miydi
    kaç kez mutlu olduğun muydu
    doğmak ve ölmek arasında
    kaç şiir yazdığınmıydı bir kadına...
    ................yüksel yeşilmenderes...

Toplam 1354 mesaj bulundu