Kırgınlığım sana değil sevgili, bin yıllık bir yara saklıyorum ruhumun derinliklerinde. Sen yüzünü her döktüğünde o eski yara sızlıyor aslında gizliden gizliye.
Senin her susuşunda, annesinin bırakıp gittiği bir öksüz bir çocuğun gözleriyle bakışım bundandır.
Yüzyıllardır biliyorum bu duyguyu. Yüzünü bile görmediği insanlar için ölebilecekken, yüzünü görmediği insanlar tarafından öldürülen bir devrimcinin bildiği gibi…
Aşk, adaletsiz bir oyun sevgili… Sevenin tek hata yapma hakkı varken, sevilenin sonsuz hata yapma şansının olduğu. Aşkın ateşinde yakması gibi kendini ateşe sevdalı bir pervanenin…
... ve nihayet gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Devamını Oku
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi