Dağlarının taşlarının kadrini
Unutmadım biliyorum ben köyüm
Gurbet ele sürgün ettim ben beni
Senden özür diliyorum ben köyüm.
Geceleri yatağa yattığımda
Süzülen gözleri kapattığımda
Ta burdan o diyara baktığımda
Hasretinden ölüyorum ben köyüm.
Has bağlarda yeşerince bayırlar
Sarı çiçek donanınca çayırlar
Koyunlar meleşir kuzular oynar
Şimdi burdan gözlüyorum ben köyüm.
Bağrıma basmışım kara bir taşı
Yatakta dökerim gözümden yaşı
Kösere başına yaksam ataşı
Yüreğimi közlüyorum ben köyüm.
Haziranda kirazların alarır
Ağustosta üzümlerin sararır
Para dersen bu aylarda bolarır
Bol kazançlar diliyorum ben köyüm.
Hacı ağanın kahve dolar taşardı
Arta kalan Kel Kadir’e düşerdi
Birde şimdi Murat Sayın yeşerdi
Tahta götü geçiyorum ben köyüm.
Bayramlarda toplu namaz kılmayı
Sarı Osman’a toplu iğne salmayı
Çapbacanan dağda mazot çalmayı
Hatırlayıp gülüyorum ben köyüm.
Büyükleri küçüğünden aksiler
Çay yolunda bira dolu taksiler
Artısından çoktur amma eksiler
Her halinin özlüyorum ben köyüm.
Site yapmış yeni yetme çocuklar
Bir nebzede yakın olmuş uzaklar
İstanbul’da dernek kurmuş uşaklar
İnternetten izliyorum ben köyüm.
Mevla’m daha neler eyler bekleyin
Olur olmaz büyük sözler etmeyin
Siz siz olun gurbet ele getmeyin
Ne haldeyim bilmiyorum ben köyüm.
Kim demiş ki gidip seni unuttum
Senden ayrı bir diyarı yar tuttum
Ben kendimi sevdan ile avuttum
Rüyalarda geliyorum ben köyüm
Kayıt Tarihi : 31.8.2007 18:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Senden ayrı bir diyarı yar tuttum
Ben kendimi sevdan ile avuttum
Rüyalarda geliyorum ben köyüm
köy hasreti ortalığı kasıp kavurrmuş.Allah sabır versin
tebrikler
Münir ÜSKÜDAR
TÜM YORUMLAR (2)