Yalnızım gecenin ıssızlığında,
Taşlı bir yol ışıldar durur siste
Çevre suskun, kulak vermiş Tanrı’ya,
Yıldızlar konuşur birbirleriyle.
Gökyüzünde görkemli bir şölen var!
Toprak, mavi bir ışıkta dinlenir..
Kimi bekliyorum, aradığım ne?
Yüreğimi böyle daraltan nedir
Beklediğim hiçbir şey yok yaşamdan,
Geçmişten de pişmanlık duymuyorum;
Özgürlük ve huzurdur aradığım!
Unutmak ve uyumak istiyorum!
Ama benim uyumak istediğim
O soğuk uykusu değil ölümün...
Yaşam da uykuya dalsın içimde,
Usul usul inip kalkarken göğsüm;
Gündüz gece, tatlı ezgileriyle
Bir ses türküsünü söylesin aşkın
Yeşil dallarıyla ulu bir meşe
Eğilsin üstüme ve hışırdasın
Kayıt Tarihi : 20.3.2013 16:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Geçmişten de pişmanlık duymuyorum;
Özgürlük ve huzurdur aradığım!
Unutmak ve uyumak istiyorum!
Bu şiiri sevdim
tin Ali gibi, bu dünyadan erken göç etmiş sanatçılardan-
mışsınız...Ama boşuna yaşamadığınızı göstermişsiniz.
Hem yiğitmişsiniz hem de edebiyat dünyasında iz bıraka-
rak göç etmişsiniz..Yukarda saydığım üstatlarımız gibi
erken gidişinize üzüldüm, ancak sizi tanıdığıma da se-
vindim..0 günün koşulları öyleymiş...Elden bir şey gelmez..
Kader diyelim..
Makamınız cennet olsun Mihail Yuryeviç Lermontov..
Nur içinde yatınız..30.mayıs.2020
Makamınız cennet olsun sevgili Mihail Yuryviç Lermontov..
Tercümeye gelince sanırım aslından bağımsız yeni ve bambaşka bir eser ortaya koymaktır diyebiliriz. Şiir içerik olarak güzel, başarılı bir çeviri diye düşünüyorum ancak şiiri şiir olarak çevirmek maalesef zor ve ister istemez aslından kopuyor. Şiirin aslını bilmesem de sanırım şiirde hissedilen hafif kekre tat şiirin tercüme oluşundan kaynaklanıyor. Rusça öğrenemeyeceğimize göre bu haliyle idare edeceğiz. Mütercim elinden geleni yapmış neticede. Emeğine sağlık diyelim.
Seçici kurula teşekkürler.
Arkadaş Zekai 25 yaşında öldürüldü
Lermantov 28 yaşında düelloda öldü
İkisi de şiirleriyle gelecek nesilleri çok etkilediler
Lermantovun şu şiiri çok hoşuma gider.
Çevirisini de beğenirim . Kim çevirmiş bilmiyorum
Neden kırgın düşer yağmur toprağa,
Neden ağlamazlar bulutlar sessiz.
Ve bir karanlık çöker siyah renginde,
Hayat, kadınlara benzer hep savunmasız.
Kim hayal etti hayal etmeyi,
Kim düşürdü dile yalan sözleri,
Ve geçmiş gölgelerin altında yaşar,
Hayat, kadınlara benzer ağlar gözleri.
Umutsuz insanlar yaşar şehirde,
Çürür dar sokaklarda gizemli doğa,
Ne zaman bakacak ölen kalbine,
Hayat, kadınlara benzer vurulur ağa.
Neden esaretin büyüsü kanlı,
Bütün demirlerin kaderi aynı,
Ölüm basit geçer bütün canları,
Hayat, kadınlara benzer öldürür avı.
Çalar, St. Petro’nun çanları öğlen,
Kilise büyük Şeytanı oynamaktadır,
Bazen de benim gibi yanar azizler,
Hayat kadınlara benzer kutsanmalıdır,
Hayat, kadınlar gibi yaşanmalıdır.
Bir i çalıdır mezar taşı garibin..
bir türkümüzün sözlerinden geldi aklıma..
Rus şair ve sanatçılar 19 . yüzyılda genelde düellodan veya intiharla veya elim bir şekilde öldüler..lermantov da tıpkı puşkin gibi düelloda öldü..henüz yirmiyedi yaşındayken..
lermantov bu kısa ömründe rus edebiyatını etkileyici tiyatrolar, şiirler ve roman yazdı.romanın adı neydi..Çağımızın bir kahramanı....19. asrın ilk yarısında yaşadı ve kısacık ömründe müthiş gözlemleri ve heyecanıyla hayata ve geride kalanlara anlamlar kazandırdı..
lermantovun tanınmasına ve incelenmesine vesile olması bakımından iyi bir seçim..
Şiire gelince 18 yüzyılın henüz evrene , gökyüzüne , toprağa yakın olduğumuz zamanlardan kozmik yapıdan görüntülerle bir insanın var olma sancısını haykırışına tanık oluyoruz..anakronikliğe düşmeden ve şiiri döneminin sosyal şartları içinde değerlendirdiğimizde batıdan gelen aydınlanmacı akımın ve fransız ihtilalinin slav ruhundaki özgürlükçü yönüne ait çığlıkları resmeden bir şiir diyebiliriz...
saygılarımla
TÜM YORUMLAR (17)