Tan yeri ağarırken, ufukta kara bir leke göründü. Güneş, o gün çok farklı doğuyordu. Sanki o günü hiç yaşamak, doğmak istemiyordu. Olan olmuş, doğmuştu. Birden kurşunlar ardı ardına yağmur gibi patlamıştı. Sonra yere bir bez parçası düştü. Üstüne kan damlamıştı. İnsanlar çılgına dönmüş, haykırıyordu. Daha önce böyle kanlı bir gün yaşamamıştı. Yaşandı. Bu bir rüya olsun, kabus olsun; gerçek olmasın. Yaşanmasın böyle bir olay desek, dua etsek; değişir mi bu yaşananlar acaba?
Korkunç bir rüyadayız sanki. Leke, camda olsa da bezle silip temizlesek; değil. Elimize boya fırçasını alsak; ufukta ki lekeyi beyaza boyasak. Olur mu, tutar mı? Olmuyor,tutmuyor. Yaşanmamış bir düş gibi düşünsek, unutsak. Olmuyor, ne yapsak. Gerçekler önümüzde cırılcıplak duruyor. Susmak, teslimiyetçiliktir, acizliktir.Buna sessiz kalmak, olayı kabullenmektir. Başka saldırılara cesaret vermektir.
Ufukta ki küçük bir lekeyi ilk gördüğünüzde ilginizi çeker. Aaa! Ne kadar güzel değil mi? dersiniz. Öyle sevimli, öyle masum görünür ki insanın sevesi gelir. O leke yavaş yavaş büyür, büyüdükçe sevimliliği kaybolur. Çirkinleşir. Bazen de canavarlaşır. Birçok hayvanın yavrusu çok sevimlidir. Örneğin; aslan yavrusu masum durur. Sevimlidir. Ama o yavru büyüdüğünde sevimlilik kaybolur.Çok tehlikeli olur. İşte bunun gibi bazı şeyler vardır ki başlangıçta size masum gelir. Büyüdükçe,önemsemediğiniz şeyler bir gün karşınıza tehlikeli olarak çıkar. Olgunlaştıkça, saldırganlaşır. Kontrolü zorlaştıkça, şaşırırsınız. Ne oluyor? Dersiniz. Karşınızdakini tanıyamazsınız. Bazen kara leke, önüne geleni yok eden, kendinden başkasını görmeyen, kara bir delik oluverir. Öyleyse, ne yapmalı? Eğrisini, doğrusunu iyi tartmalıyız. Ileride neler olabileceğini kestirip, tedbirini almalıyız. Yoksa önü gözükmeyen bir yere veya bir uçuruma sürükleniriz.
Evladını kaybeden insanla yılanın hikayesini bilirsiniz. O hikayenin sonunda yılan'Sen de evlat acısı, bende kuyruk acısı olduğu sürece seninle dost olamayız'der. Dileriz, bu yaşananlar buna benzemez. Dileriz, bu bir rüyadır. Rüya kalır. Dilemekle, gerçekler değişir mi, silinir mi bu kara leke? Kolay kolay silinmez. Peki, kim silecek ufuktaki bu kanlı lekeyi? KİM? Siz biliyor musunuz?
Cengiz ÇETİK
Ceylan ben seni vuramam
Saklananıp beni süzme ne olur
Ceylan ben seni vuramam
Tenhalarda bir gölgeyim
ufak ayrıntılar bazen çok önemli olur mesela kalbiniz ufak ufak ağrır önemsersek kalp krizi başlangıcıdır o uyarıları dikkate almazsak büyük kriz götürür insanı uyarıcı mesaj veren bir yazı olmuş üstad kutlarım
YAĞIYA YAR DİYENLERİN, BU KAN BULAŞMIŞ KARA LEKEYİ SİLMELERİ ASLA MÜMKÜN DEĞİLDİR... Kİ ONLAR ZATEN KANDAN RANT SAĞLAMA HESAPLARI YAPAN YARASALARDIR...
PEKİ KİM SİLECEK?
BUNU TEK SİLECEK GÜÇ MİLLETİN YİNE KENDİSİDİR... AMA HALA UYKU REHAVETİ DEVAM EDİYOR... SANIRIM BİR ZAMAN DAHA SÜRECEK BU KARA LEKE VE GÜNEŞ O ZAMANA KADAR İSTEKSİZ DOĞACAKTIR UFUKTAN
Ufuklardaki kara leke... Batı ve onun gibi dünyaya madde/çıkar gözüyle bakanlar..
Tanrıya inananlar silecek....
yureginize saglik
kim siler bilmiyorum ama bu devran boyle devam eder durur
baslarda boyle zalim baskanlar oldugu surece :(
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta