Taşıyorum oradan oraya
Ardından bir fidan sürükleyen yaşlı bir insan
Nasıl sürüklerse tazeliği işte öyle
Beni takip eden bir küme şimşek
Her an çakmaya hazır
Sahip olduklarım
Seni kaybetme ihtimaline karşı
Bildiğim tüm önlemleri alıyorum
Motoru su kaynatmış
Bir Volvo kamyon gibi
Yolda kalıyorum
Ben çocukluğumda
Toprak üzerindeki gölgeleriyle yarışırdım kuşların
Kuşların arasına karışırdım
Kendimi kuş sanırdım
Havalanıp gözden kaybolunca kuşlar
Ben yapayalnız kalırdım
Bütün uykularım
Sevdana feda olsun
Seni görmek için deli olan gözlerimi
Nasıl yumarım karanlıklara
Tülün Ceylan
0 900 900 900
kıyamet hattı
tüm umudunu yitirdi halk
acil yardım çağrısı
0 800 800 800
Hırsızlık hattı
Bıyıklarının karası dudaklarıma bulaştı
Karış karış evrenin ruhunu aradım gözlerinde
Yıldızlar, güneş, ay ve göktaşları bana şaştı
Şaştı bahtımın kraterleri
Gönderdiğin her şimşek yüreğimdeki okyanuslara havuz açtı
Et, kan, kemik, ilik ve tüm sıvıları bedenimin
Bir tango ritmiydi saçlarının salınımı
Bedenin ulu bir çınar gibi kımıltısız
Ne zaman balıksırtı takımını giysen
Uzaktan babam sanırdım
Gülüşünü ödünç verilmiş bir emanet gibi unutturdun suratında
Her zaman ağlamaya meyilli gözlerini
Bir Edip Cansever kitabı
Ona ait
Kitabın arkasında bir mektup
Bana ait
Bütün umutsuz aşklar gibi
Herkes kendine kaldı
Bizlere düşler görmek düşer
Seraplarda kulaç atmak
Kanatlanıp uçmak asfaltlarda
Bizlere sıcak bakışlar yeter
Cevapsız sorular yığmak
Yığmak ve bunalmak
İhanetin rengi sarı
İhanetin rengi siyah
Kahverengi, gri
Bilemiyorum
İhanetin rengi yok
Tarihi yok, hafızası yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!