Yağmur tanesinin sukutuna sustum.
Önce yaprağa sonra toprağa karıştım.
Nice konuşmalar üzerine doğmustu bir an sessizce mevsim!
Dilersen mavilikte hissedersin düşünceni,dilersen yeşillikte.
Ve yeşilden ilham alırsın maviye şiir yazmak için.
Mavi yeşilimsidir özünde ve mavi biraz gece.
Dağılır bir an düşünce bakışın öz renginden
Duyuşun sesi süzülür beyazlığın ön saflarında.
Acının en şiddetlisi göze yansıdığında;
Göze alırdık acıyı, kendimize göz yummak kadar.
Acının en şiddetlisi kalbe yansıdığında;
Kalbe alırdık o tadı,yaşama göz açıp kapayıncaya kadar...
Mutluluğun en şiddetlisi bakışımıza yansıdığında;
Düşünürüz bazen.
Neyin çabası içindeyiz?
Acabalar,neyin ve nedenlerin içerisinde,
içimizde cabası üstelik.
Neydi özde çabalanan?
İğreti bir kelime oluyor bazen çabalamak.
Bazen öyle çok değerler yitiririz ki, kazanabildiğimiz tek şey
anlamak olur.
''Anlamak''; oysa en büyük değerdir düşüncede.
Ve değmesiydi yitirilen her ne varsa düşüncede,
gerçek bir anlam kazanmak için.
Yitirilen değerler paha biçilemezdir belki ancak,
Gözlerinizde ki kederi göremeyenler, ruhunuzda ki görüşe dokunamazlar. D/okunmak o ki kalp gözüyle dokunulur ancak.
Özgürlük yoktan varolan somut bir kavramdır buyüzden varlığımızdan duyumsar ve özümüzde sorgularız.
Düşünce özgürlüğü bazen yaşam özgürlüğünü kısıtlar.
Çünkü bazen özgürlük yaşamdan soyutlanmaktır.
Yaşamda özgür olarak baktığımız, özgürlüğün simgesi dahi serilmiş sonsuzluğun önünde,
yaşamda varlığının içinde,
bir parça aş, ot bulamadığında yaşamak sınırların içinde kalmaktır ki özgürlüğün adı dahi olsa bile.
Neyi inkar edebiliriz ki? Kalbimizle yaptığımız herşey bize geri dönecektir.
Dönüşüm, duyuşun gereksinimidir. İnsan konuştuğunda değil önce düşüncesinde dinler kendini.
Kendini huzurla dinlediği yerde iletişimin gerçekliği dışa yansır.
Buyüzden sessizlikte bir konuşma şeklidir.
Kendi suskunluğumuz değil,bir başkasını duyabilmek kalpten.
...Sessizliğin en başlangıcında başlar ses.
Harap bir gönülle gülümsemek, dikenleri devşirmektir en gerçekliğe.
Kalbe hastır yürekten gülümsemek...
Yaralamaz hiç gülün dikeni kendini.
Ancak ya yardır kalbe diken,
yada yaradır kalbe dikilen.
Gül olmak bir tercihtir.
Yüreğine dikenler batarken gülümseyebilmek.
Gülümsemek ; dikenlerce, tel örgülerce, çalı çırpı eşliğinde.
Aydınlığa,özgürlüğe gülümsemek.
Gülümsemek özümsemektir kendini.
Haykırmaz gülümseyen duyulur gülüşün kokusu.




-
Oktay Aşkın
Tüm Yorumlarhttps://www.instagram.com/p/Cs1Rsphofri/?utm_source=ig_web_button_share_sheet&igshid=MzRlODBiNWFlZA==