Yalnızlık beni senden sonra çok üzdü,
Yağmur geldi yine, güzdü...
Tüm kuru yapraklar tek tek düştü,
Senle geçen tüm zamanlar sadece düştü...
Bu sabah hayallerim sensizlikle görüştü,
Sensiz geçen zaman benim için ölüştü...
Ellerim buz gibi yokluğunla yine,
Birkaç damla gözyaşı var gözlerimde.
Dönüp bir kere seni seviyorum de,
Yansın dünya sonra banane!
Yokluğundan bir kazak kalmış geriye,
Yalnız kör kurşun mu musallaya devirir 18 seneyi?
Yoksa bir söz de yeter mi?
Yalan sadece dilden mu çıkar?
Yoksa gözler yalan söylemez mi?
Yağmura inat yürüyorum sokakta
Şiddetine,öfkesine, nefretine direnerek
Suratıma vuran binlerce damlaya inat,
Bir saniye düşünmeden yürüyorum.
İnsanların bakışları önemli değil.
Zaten hiçbiri anlamıyor...
Ağır ağır açıldı gözlerim
Sarsılan, kalabalık otobüsün
Küçük dar koltuğunda
Sallanmaktan boynum ağrımış...
Kaç saat oldu?
Neredeyiz?
Alışmakla geçti ömrümüz
Yerlere, kişilere, duygulara...
Insanlara alıştık yanımızda ki
Hiçbirini tanımadan geldik
Daha yaşımız kaçtı?
Kimsesizliği öğrendik
Bakışlarını unutmayacağım yıllarca,
Sevgiyi en son onlarda gördüm...
Kilitlenip kaldıklarında gözlerime,
Sevmenin anlamını orada anladım,
Sevmenin hazzına orada vardım...
Ve şimdi onların yalanlarıyla,
Vazgeçmek gerekir işte bazen,
Aşktan, sevgiden, hasretten...
Değsin diye gönüller birbirine,
Mühür vurulur dillere.
Keşkeler kalır sadece,
Gelecekle geçmiş arası arafta.
Bak belki de bu son baharım,
Senden beri görmedim böylesini...
Aylarım hep ıslak
Mevsimim hep sonbahar...
Kuru yapraklar için de geçti günlerim...
Buraya kadar!
Aşkın gözü kördür,
Ayağı topal...
Ne koşar adım gidilebilir,
Ne izlenebilir uzaktan...
Bir teşebbüs dener ulaşmayı,
Ama hep bir adım öndedir hasret,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!