Günlerden yine sensizlik,
Saat seni birkaç geçiyor.
Dilimden düşmüyorsun.
Hece hece aklımdasın.
Unutmak zor, hatta imkansız.
Kafamı nereye çevirsem oradasın.
Yavaş yavaş çöker sokağıma sis,
Penceremde kayboldukça karanlık
Yalnız sokak lambaları titrer korkusuz
Yalnız, sokak lambaları bilir gecelerimi...
Meydan okur karanlığa
Göz gözü görmez sis
Yıllar önce unutulmuş bir şehrin,
Yıllar önce kaybolan bir köyünde,
Yorgunluğu sisine vurmuş,
Sönük yıldızlarının altında,
Toz pembe bir hasretin tam ortasında,
Damla damla yağan hatıraların takıldığı
Uçurtmasın bak gökyüzünde,
Uzakta çok uzakta
Ama hep aklımın bir ucunda...
Unutmaya kalksam
Çekiyorsun koluma bağlı ipini...
Tam bileğimden bağlı...
UZAK
Vazgeçtim işte
İmkansız değilmişsin.
Hata bende değilmiş doğru,
Sendeymiş unutmamın kolaylığı...
Mesafeler mi kalır sevdada,
Onsuz her an uzaktır bunu bilirsin yalnızca,
Onsuz geçen zamanların sonu olmaz sana,
Her saniye gün,
Her dakika ay,
Her saat yıl gibi geçer ömründen.
İnat yapar gibi bulutlar her gece,
Seni bırakıyor yastığıma sessizce.
Sırılsıklam adın dökülüyor,
Ağlamak istiyorum.
Sana giden yollar şimdi uzun,
Vaktim yok.
Hep hüzünlü müydü sonbahar?
Yoksa bir köşesinde yağmurun var mıydı huzur?
Gözlerin kadar güzel gökyüzünden,
Senin için düşerdi birkaç damla toprağa...
Her sonbaharda!
Darmadağınığız hepimiz
Parçalarımız farklı yerde
Kayıp, eksik...
Gidenlerden bomboş...
Ama hep farklı birilerini aradık
Doldurmak için o boşlukları
Sonbahar biraz hüzündür,
Biraz yağmur, biraz rüzgar...
Bazen terk ediliştir,
Bazen bırakıp gidiş...
Kurudur sonbahar aslında...
Düşen her damlaya rağmen,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!