Ey nefis! Daha kaç defa yanacaksın?
Ateş çağırır seni, duymuyor musun?
Günah yükünle nasıl dayanacaksın?
Azap kapıda, hâlâ uyuyor musun?
Her adımın uçuruma bir adım,
Her hevesin cehenneme bir odun.
Tevbe eyle, sil kalbinden bu kanı,
Yoksa yakar seni mâsiyetinin korkunç sonu!
Ey gâfil! Vakit var mı sanırsın hâlâ,
Toprak seni bekler, anlamaz mısın?
Son nefeste titrer dilin "Ya Rab" diye,
Ama geç olur, duymaz mısın?
Ölüm ansızın çalar kapını,
Ne mal, ne mülk kurtarır yarınını.
Kefenin cebine koyamazsın altını,
Bırak hevâyı, tut Hakk’ın kanadını!
Ey günaha meyleden şu perişan kul,
Karanlık gecelerde titremez mi ruhun?
Hakk’ın adını anmadan geçen her gün,
Ömründen eksilir, bilmez misin bunu?
Tevbe kapısı açıktır bak hâlâ,
Rahmet seller gibi akar cihana.
Diz çök, ağla, yalvar Allah’a,
Affeder, yeter ki dön tevbeyle O’na!
Bir "Ya Rab" de, çözülür zincirin,
Kurtul karanlıktan, bul nur denizini.
Gözyaşıyla yıka kalbinin pasını,
her derde deva olur zikrücelalin parıltısı
Ey nefis! Nedir bu gaflet hâlin?
Ölüm yaklaşırken hâlâ günahmı derdin?
Toprak çağırırken seni, kulağın sağır,
Kalk, uyan artık! vakit yakındır!
Muhammed Ali Arvas
Kayıt Tarihi : 8.3.2025 03:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
günahların girdabına kapılmış, nefsinin peşinden sürüklenen bir insanın iç dünyasında yaşadığı çırpınışları ve tevbeye yönelme çağrısını anlatan bir hikâye
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!