Bir yaz akşamı,
deniz usulca fısıldar sıcağa,
gecenin rüzgârı, günaha davet misali.
Elimde babadan kalma bir şarap,
altmışlardan miras, geçmişin kokusu içinde.
Bayat mı yoksa yıllanmış mı şarap,
adımlarım hızlanıyor,
yaklaştıkça karanlık usulca dağılıyor,
ellerim yıllarca dokunulmamış dudaklarında geziniyor.
Günaha açıkça davet ediyor gözleri.
Şarabın etkisiyle, gözlerim puslu ama anlıyorum.
Elinde yeşil bir elma,
Lilith gülümsüyor adeta ,
dokunuşu yumuşak, çağrısı keskin.
O an, her şey mümkün gibi.
Bir anın içinde kayboluyor ihtimaller.
Günah mı, özgürlük mü,
yoksa haziranda bırakılan kırık baharın öfkesi mi?
Ve bu gece,
deniz, dalgalarıyla her şeyi kıyıdan çekip alıyor.
İzler siliniyor, sesler kayboluyor,
şarap tükeniyor, kadın dağılıyor,
ve gece, her şeyi saklıyor.
Kayıt Tarihi : 11.4.2025 23:53:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!