Söyle âşık söyle sözü derinden
Bilirsen Piredir Filden ötesi
Huruç; kainâtın dört bir yerinden
Başladı; taş, toprak, kilden ötesi
Âmâ rika katran kazandır dibi
Karıştırır durur yahudi bibi
Kürrei arzdaki kıtalar gibi
Bize emânettir Nilden ötesi
Hâkk’ı zikrederken kulunum derse
Sayısız; İlâhi nimeti yerse
Cennet hullesini sırta giyerse
Nazargâhı kâlptir dilden ötesi
Verdiği ahdinde sadakat olan
Şeytan icâdı der söylemez yalan
Ol Arasat meydanına yığılan
Bezm-i elestüdür, yoldan ötesi
Fıtrata meczedmiş hasudu heves
Âlem dar geliyor olsada kafes
Seher vakti seher yeli olup es
Kahretmeğe vardır yelden ötesi
Biliyorsan ibret alsınlar kus da
Bilmiyorsan adam sansınlar sus da
Nûh Nebî âlemde en mahir usta
Tufana yok oldu saldan ötesi
En güzel şekilde olan yılandır
Tavus kuşu altın kaplı olandır
Şeytan cennete bunlarla dalandır
Künfe yekün demek ol’dan ötesi
Melek etti de secde, etmedi
O turaptan ben ateştenim dedi
Böylece; Halîka isyân eyledi
Nebâtat, Mahlûkat kuldan ötesi
Saba Melikesi Belkısın tahtı
Bununla yazılmış Süleyman bahtı
Alınınca imansızlığın kahtı
Emrindeki rüzgâr telden ötesi
İSLÂMİ: göremez kim baksa şaşı
Cennettendir Hacerül Esved taşı
Elinde tarak var başını kaşı
Uçaklara pisttir kelden ötesi
29 Kasım 2019 Cümüa
Kayıt Tarihi : 29.11.2019 15:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!