TARİHSELCİLİK VE KURAN MÜSLÜMANLIĞI
Yaşlı amca bu hadisi dışlayan bir hocayı dinleye dinleye itikadını değiştirmiş, falan hoca diyor ‘Her şey Kur’an’da var, bu halk Hadis’ten anlamaz şeklinde özetliyor itikadını. Görünüşte masum bir söylem itikadımızı berhava eden içeriğe sahip.
Yıllar önce İmam-Hatip Lisesinde bir kız öğrencim ‘Ben Kur’an meali yazıyorum demişti bana. Kur’an’ı rahatça anlayabiliyorum ve ondan hüküm çıkarabiliyorum. Bunu söyleyen kişi Arapçadan hemen hiçbir şey bilmeyen, yalnızca sözlük yardımıyla çeviri yapmaya çalışan bir zavallıydı. Kur’an Nesli diye bir dergi çıkaran gruba dâhildi ve bu tip çalışmalarını o dergide yayınlıyorlardı.
Sünnetsiz Kur’an çalışmaları yeni nesil İmam-Hatip öğrencilerini buraya kadar getirmiş, hepsini müçtehit (!)yapmıştı. İşte kendisini İslami ilimler fakültesinden tanıdığım bir zavallı Profesör Kur’an-ı Kerim’de geçen siyah ipliğin beyaz iplikten ayrıldığı zamana kadar yiyip içmeyi öne çıkarmış, tabiilerinden biri Ramazan ayında Süleymaniye camiinin bahçesinde masa kudurmuş, sabah namazından çıkan cemaate baka baka sahurunu sürdürmüştü.
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda