Unuttum
Neşeyi sevinci
Kederimle acının içinde gülmeye
Alıştım
Dostlarla oturmuştum hayat sofrasına
Demek geldin
Döndün demek
Değişmemişsin hafif kır saçlarında
Yüzünde pişmalığın kırıklığı
Anlat
Soluduğum
Havada
Yediğim lokmam,da
Attığım her adımda
Canım yandığında
İçtiğim su gibi aklımdasın
Şimdi
Sarılsam sana sıcak ekmeğin
Buğusu gibi
Yavaş yavaş tütsem gözlerinde
Üşümesem böyle çaresiz
Ay ışıyığla gece savrulduğunda
Gün ağırırken tarlalarda tırpan söz bulacak
Başakları gövdelerinden ayırıp
Dövenleri çeken atlar suya dururken
Yabayla rüzgara vurup düşürecekler
Mecnun,a
Yol eyledim
Bülbülü dost eyledim
Kendime gül,ü yâr eyledim
Bir güzele yanan yüreğimi
Şaraba çâre eyledim
Öyle..
Bırakıp gidemezsin beni unutamazsın
Bir kalemde silip atamazsın
Gönül defterinden
Sırtımı yaslayıp duvarlara
Çiçeklerden yoksun bir güz
Sarı yaprak işlemeli dallar
Su durulur
Saat sabahın beşiydi
Saatler ne bilirdi
Çınar gibi büyüsün kök salsın
Herkesin yuva özlemi
Hiç mutsuz ev kalmasın
Olsun bütün evlerde odun kömür
Yakacak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!