sanki fal tuttuk çıktık iyiliklerden, bahtımız kötülüklerle sevişirken.
ve bilincimiz sarılı maddeye düşler ihtilal yaparken, esiri olduk önyargının.(*)
değiştirmek imkansız kanımızı, açık renkler kararmış ufkumuzda.
oysa doğarken neden ağladığının anlamını bilmezken,
unutuverdik gülüşlerden paylaşılan mutlulukların,
birbirimizden kaynakladığını.
aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
oysa doğarken neden ağladığının anlamını bilmezken,
unutuverdik gülüşlerden paylaşılan mutlulukların
saygıdeğer abim senden öğrenmeye devam ediyorum.. yıllardır süre gelen bir sır bende; kendi kendime soruyorum ve mutlak nedeni var diyorum her doğumda ki aynı sesin.. ve ışığı gören şaşkınlığın sebep olduğu önceki yaşamın unutuluşu.. çıkamıyorum hala içinden..
'Bakış oku yaysız olarak gönle saplandı, ey amansız el aman'
Sanırım ön yargıyı yıkabilecek güç enderdir.
'Olgun toprağı tutsa altın olur; olgun olmayansa altını tutsa toprak kesilir, küle döner.'
Hoşgörü ve erdem insanda altından cevherler.
Hatırda tutan, hatırlatan gönlünüz var olsun...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta