Özledim sılamı, düştüm yoluna
Hasret kaldım, çatal tepe dağına
Bir günde ansızın, varsam yanına
Aklıma düşünce, dolar gözlerim
Kuruhüyük derler, düz bir ovadır
Göğe kalkmış başın,inecek yere
Ruh çıkar bedenden,göçer ahrete
Adaletten şaşmış,hoyrat zalime
Mahkemeyi kübra,kurulur birgün
Sonsuzluk alemi,çağırır seni
Mor sümbüllü güzel, bizim ovalar
Kader alıcı kuş, beni kovalar
Bizim orda yüksek, sarptır kayalar
Gezerim üstünde, ceylan misali.
Beyaz kefen giymiş, şu yüce dağlar
Seyre daldım bugün seni cephede
Kükremiş aslan gibiydin Mehmed’im
Yüzde gülücük,korku yok çehrende
Ya gazi,ya şehid dedin Mehmed’im
Aldanmayız nefse dünya dan geçtik
Kötüyü elekten eledik seçtik
Sarıldık kefene, sur-u bekledik
Yolumuz hak yolu, menzile doğru
Aşk ile yandık biz, çiğden kurtulduk
Gönül sarhoş ol-a, doldur be saki,
Her demde bu beden, mesrur bu gönlüm
Kaybolsam çöllerde, ölsem-de dahi,
Sır olsam zaman-da, mesrur bu gönlüm.
Çözebilsem sırrı, dağıtmam el-e,
Ay yıldız gibisin, gökte parlarsın
Güzelliğin dilde, canlar yakarsın
Pir yaratmış Mevlam, sen bir meleksin
Güzel seni daha, ben nasıl övsem
Kırlarda dolaşan, keklik gibisin
Bülbül eyle kondur,gülün dalına
Meylimi verdirme dünya malına
Bir yar yazda şöyle nazlı salına
Gör benim nazımı,sen nazar eyle
O kadar cömertsin,nimetin boldur
Zahmeti çok dünya, insanlar bir hoş
Ne yorulan belli, ne rahat belli
Gece durma uyu, gün olunca koş
Ne kazancı belli, ne zarar belli
Gönüller yaralı, bedenler yorgun
Yiğit bildiğimiz, leventler bile
Esir oldu, bir lokmaya ne deyim
Kurumuş bir kemik,fazladır bile
İt olmuş kapıda, havlar ne deyim
Yürüdük cihana, nizam diyerek
Cok guzel siirleriniz var. Boyle degerli bir ozanla karsilasmak buyuk bir kazanc benim adima.
güçlü kalemi ve efendi kişiliğiyle tanıdığım bir ozan ,umarım yazan kalemi hiç susmaz..