Kendini kayıp edip, sorumsuz sanma
Sakın ha… Kulların hakkını alma
Sana bir makam, verildiği zaman
Emrin altındaki kişilere, zalimleşme
Bunları soran yalnız bir; Allah (c.c.) var
Bilirmisin saat nedir vakit nedir?
Bilirmisin rahat nedir huzur nedir?
Bilirmisin gün nedir ay nedir yıl nedir?
Bilirmisin zamanında; Eşek nedir, At nedir?
Bilirmisin; Gövde nedir, omuz nedir, baş nedir?
Altmış İhtilalinde; Millet eve kapandı
Millet çaresizce seyir edip, hep ağladı
Halk, bir şey yapmamanın derdinden
Bir çıkış yapamadı, karaları bağladı!..
Seksen ihtilalinde yine, eve kapandı
Bu sevgi fazla geldi bana
Camiyi tek yapan ben değilim
Nice gizli kahramanlar var
Camii yapan tek ben değilim
Bunu yazıyorum ki herkes bilsin
Büyük Elçiliğinin Mescidi Yok!..
Her şey var ama; Mescidi yok
Sanki kalbime saplandı, bir ok
Büyük Elçiliğin, Mescidi Yok!..
İstersen bir, Namaz kılmak
Büyükler bize ebedi olana gönül vermeği öğütler
Seni mezara koyunca dönüp gidenleri değil
Orada da yanında kalacak olan iyi amelleri öğütler
Nefsini hayvani arzularını yenmeye çalışan
Allah’ın azametinden korkarak ona itaat etmeyi
Cennet ve cemalini görmeyi umanlardan olmayı
Ey dostlarım ve kardeşlerim
Biz çok cahilce günah işliyoruz
Bir dur düşün araştır bak yüze
Biz çok cahilce günah işliyoruz
Hani Müslümandık düşün yani
Çanakkale’yi, gezerken!..
Dediler burası; Namazgâh!..
Ha.. Toplu namaz kılarlarmış anladım!..
Burası da; Bit kırma yeri!..
Bir an düşündüm!...
Maksadımız muhabbetse, Çay bahane
O Zaman divanda oturalım, Cem olalım
Yanında birazda pasta, kek, börek olursa
Divanda Oturup, Canlar Cem Olalım!..
Demlensin çaylar, çaydanlık da olsun
Bir çay demle hanım içelim çayımı
Hele senden istemedim ok ile yayımı
Fazla ileri gitmem alırım ağzımın payını
Çay dediğin ne ki ikram et Allah’ın suyunu
Senin için zorluk istemem ben koyarım çayımı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!