Güneş sabahı kucaklıyorken
Ellerimde kuru çiçeklerim var
Giden gitmiştir çoktan,mateme ne lüzum?
Yol açıktır gidene,
Kimi zaman geniş kimi zaman dar.
Ellerini tutupda ömrümü verdim
Ben şu hayatımı yoluna serdim
Rabbimden muradımı seninle aldım
Al yüreğim senindir tut avucunda
Rabbim ayırmasın bizi ömür boyunca...
Kırılmaz,kanar yürek
İçin içindir derdi.
Sevda bir başka dert açar
Bazen alevlendirir,
Bazen yakar bedeni.
İnsan değil,çehre değil,
Zaman bir fırtına misali
Ne gücün yetiyor durdurmaya
Ne de ömrün.
Yaprağını döken agaçlar gibi
Bir bir düşerken ömürden seneler
Derince iç çekmekle hüzüne dalmalar
Sabah olur uyanınca
Gözlerin güne bakınca
Biraz yüreğin yanınca
Aldırma unutmuş gibi yap.
Mağrurlansın göğsünü ger
Türkü kokan şiirler yaz bana
İçinde ömrümün her kesiti bulunsun
Notalara da as mutluluğu
Vurdukça tellere
yüreğim bir hoş olsun
Nidalar kopsun şu yüreğimden
Ben Türk'üm, Türk oğluyum,
Osmanlı torunuyum
Dünya bilir Şanımı
Bayrağın onuruyum.
Candan geçen benim ben,
Tuz gibidir ömür,
Islatma gözyaşlarınla eritirsin
Bir deniz kıyısında otururken
At efkarını zalimce acımadan
Derin derin çektiğin nefese sığdırıp umutları
Şöyle bir uzaklara bakın
Bir demet çiçeğe serptim umutlarımı
Yuydum sonra ellerimi hüzünlerden
Suskundum biraz da aslında,bitkindim
Her yaprağın dökülüşünü seyrettim son baharda
Hüzünlendim,
Öfkemi tutuamadım içimde kimi zaman
Bu akşam da
Uzanamadım yıldızlara
Oysa ki kaç gece gördüler halimi
Semadalar yine, bende buradayım
Derdim bitmiyor,
Sinem de çürüdü vura vura



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!