Beresine kan sürülmüş
Böyle asker mi görülmüş
Etten bir kale örülmüş
Bekler yiğit özel kuvvet.
Ölüm şaka bir oyuncak
Bu gün on yıl oldu ayrılalı senden
On asır gibi biliyor musun?
Ne dindi acın içimde,ne de hasretin bitti.
Öyle özledim ki,
Küstün mü bana?
Artık Rüyalarıma da gelmiyorsun.
Bir kağıt parçasına
Tapanlar var adeta
İnsalığı bitiren
Paradır para.
Emek harcar bilekte
Bu ayrılık pek zor oldu
Rabbim kavuştursun bizi
Her geceme hasret doldu
Rabbim kavuştursun bizi.
Demsiz oldu her gün çayım
Sana geldim günahlarım sırtımda
Affın ile Rahmetine muhtacım.
İyiliğim,kötülüğüm yanımda,
Affın ile Rahmetine muhtacım.
Ömrüm geçti,zaman aktı su gibi
Uykudaydı gözlerim
Rüyalar derin ve puslu
Bir melek geldi,yüzünde nur ile
Baktı uzun uzun yeşilin özlemiyle
Şaşırdım.
Ne el verdi uzatıp bana
Anladım ki yıkanmış yüreğinden
O deli sevdamın izleri
Baktım ki unutuvermişsin çoktan
Çekildim usulca,sen duymadan.
Ve içimden koparken bir yarım hayat
Asla dedim kendime asla bir daha
Rüzgâra tutuldu şiirlerim
Savruldular bir yana
Kağıtlar tane tane uçuyorken
Aldırmadan oturdum bir yana
Seyrettim kendi halimde
Bir elimde kahve
Başkent'in ayaz vuran gecesindeyim
Saatler henüz iki otuz,
Issız bir gece
Issız sokaklar,caddeler, görünmüyor kimseler.
Öyle soğuk ki,titriyorum.
Bedenim soğumuş,ayaklarım buz
Bu sabah uyandığımda
Bir sızı vardı sol yanımda
Hasretmi dert mi bilemedim
Senin yokluğundu,
senin yokluğun
Asıldı yüzüm,gözlerim nemli



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!