Sapare Risalesi
(Tatmak, Bilmek ve Olmak Üzerine Mistik Bir Sorgulama)
1. Mukaddime: Tadan İnsan ve Bilginin Kökü
İnsan denilen varlığa Homo Sapiens denir.
Latince’de “sapere” tatmak demektir;
“Sapiens” ise tadan, deneyen, bilen kişidir.
İnsanın bilgisi dilde değil,
Damakta, sinirde, tende, kalpte, ruhtadır.
Tatmak, yalnızca ağızla değil, varlığın tümüyle olmaktır.
Bir şeyi tatmak, onunla temas etmek değil;
Onun içinden geçmek, onun içine karışmaktır.
Tat, bilginin en derin hâlidir.
2. Tatmanın Anlamı: Bilginin İlk Kapısı
Tatmak nedir?
Tatmak;
Denemektir.
Yaşamaktır.
Duyumsamaktır.
Bir şeyin içine girmektir.
Muzun tadı kelimelerle anlatılamaz,
Ancak yiyerek bilinir.
Davulun sesi çalınmadan hissedilmez.
Aşk anlatılmaz;
Ancak yaşanır,
Ancak yanılır.
Tadarak edinilen bilgi, en hakikî bilgidir.
Dil ile anlatılamayanı ancak tat açığa çıkarır.
Ve işte bu yüzden tatmak,
Bilmekten önce gelir.
3. Bilmenin Hakikati: Olmak
Gerçek bilgi yaşayarak edinilir.
Ve daha ötesi:
Bilmek istiyorsan, olmalısın.
Aşkı bilmek istiyorsan âşık olacaksın.
Yetmez, aşkın kendisi olacaksın.
Mecnun der ki:
“Aşk acısını çeken bilir.”
Mevlânâ der ki:
“Ben ol da bil.”
Olmadan bilmek yok.
Dışarıdan gözlemle, kitapla, tarifle bilmek yok.
Ancak içinden geçerek, kendin olarak bilmek mümkün.
Tanrı’yı bilmek mi istiyorsun?
Tanrı’yı dışarıdan tarifleyemezsin.
Tanrı’yı görmek istiyorsan,
Tanrı olmalısın.
Ama bu “ben Tanrıyım” demek değildir;
“Benliğimden sıyrıldım, Tanrılık hakikatiyle birleştim” demektir.
Yani:
Enel-Hak.
4. Tecrübenin Kudreti: Homo Sapiens Olmanın Şartı
İnsanı insan yapan şey,
Tecrübedir.
Kitaplar bize bilgi verir;
Ama hayat, bize bilgelik verir.
Tadarak yaşayan, tadarak bilen olur.
Tadarak bilen, gerçek anlamda Homo Sapiens olur.
Tat almayan insan, yaşamayan insandır.
Gurme yalnız yemekleri değil,
Hayatı da tadar.
Hayat bir sofra ise,
Tatlar çeşit çeşittir:
Tatlı, acı, ekşi, tuzlu ve umami...
Ve biri daha:
Ölüm.
5. Ölümün Tadı: Son Bilgi,
Kur’an der ki:
“Her nefis ölümü tadacaktır.”
(Küllü nefsin zâikatü’l-mevt.)
Tatmak eyleminin son durağı ölümdür.
Bir kez tadılır,
Ve bir daha anlatılamaz.
Ölüm bir sondur ama aynı zamanda
En derin bilgidir.
Hayatın tadını bilen, ölümün tadına da varır.
Tat almadan geçen ömür,
Bilinmeden geçen hayattır.
Ölmeden evvel öl ki,
Tatmadan evvel tat ki,
Ölüme giden yolda
Gerçek bilgiye ulaşasın.
6. Netice: Tat, Bil ve Ol
O hâlde:
Tat ki bilesin.
Bil ki olasın.
Ol ki hakikati bulasın.
Sapare, tatmaktır.
Tatmak, bilmenin yoludur.
Bilmek, olmaktır.
Olmak ise,
Tanrısal olanla birleşmektir.
Sen tadan bir insansın.
Sen yaşayan, deneyen, düşünen bir varlıksın.
Sen Homo Sapiens’sin.
Sen zevk almayı öğrenen, tecrübe ile bilen bir insansın.
Tat ki, zevk bulasın.
Tat ki, sen olasın.
Ve en sonunda,
Tat ki Tanrı’yı bilmiş olasın.
Kayıt Tarihi : 24.7.2025 12:08:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!