Sustum,
Dudaklarımda kelimeler paslı bir zincir,
Gözlerimde bir fırtına, dalgaları sessizce birikir.
Unutmadım,
Ne bir yeminin gölgesini, ne bir yalanın soğuk yüzünü,
Ne de kalbime usulca işleyen o ince sızıyı.
Gökyüzü benimle dilsiz, yıldızlar utancından sönük,
Ay, bulutların ardına saklanır; eski bir sır gibi, ürkek.
Her adımda taşlar fısıldar, eski bir şarkının nakaratı:
“Yürü,” der, “unutma omzundaki taşı, o yarım kalmış âhı.”
Sustum, evet, içimde bir volkan usulca uyanır;
Lavları dilimde değil, ruhumun kuytularında patlar.
Yoruldum,
Ayaklarım değil, kalbim taşır bu yükü.
Her düşüşte kalktım,
Her kırıkta topladım kendimi, bir dikişle onardım söküğü.
Dağlar tanık, rüzgârlar yeminlidir inadımın gölgesine.
Pes etmedim, çünkü pes etmek kendi hikâyemi silmektir,
Satır satır, kelime kelime, kendi ömrümü delmektir.
Göğsümde bir kale, surlarında ben, dışında dünya;
Ve savaş, hep savaş…
Ama yemin olsun,
Diz çökmedim, ne zalime, ne kadere, ne de aşka.
Sustukça büyür içimdeki isyan, bir nehir gibi çağlar,
Her yara bir dize, her çığlık bir eski naber.
Unutmadım,
Ne o ilk bakışın sıcaklığını, ne son vedanın buruk tadını,
Ne de yarım kalmış bir cümlenin kalpte bıraktığı acıyı.
Yoruldum, evet, ama ruhum hâlâ bir bahar dalı;
Köklerim toprağa tutunur, dallarım gökte bir sevda ağı.
Kimse bilmez, geceye gözlerimle anlatırım derdimi,
Her damla bir harf, her gözyaşı bir destanın ilk hecesi.
Sustum, ama içimde bir fener karanlığa meydan okur,
Her gölge bir anı, her anı bir eski yolun izini bulur.
Unutmadım, çünkü unutmak kendime ihanettir;
Sevdiğime, inandığıma, o buruk ama sıcak gerçektir.
Bir iskele gibi dimdik, dururum dalgalara karşı;
Kayalara çarpa çarpa bulurum yolum_
Huban Asena ÖzkanKayıt Tarihi : 18.8.2025 22:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!