Kim bilir sen kaçıncı uykundasın, tan şafağı sökmeye yüz tutmuşken, bense rüyadan rüyaya sanki çelik çomak oynarcasına atlayıp duruyorum…
Neyse sabahın tanında bitmek üzere olan rüya sonrasında belki bakışlarımız bir gün ışığı yememiş yıldızda birleşir…
Küçükayı yıldızı ile büyük ayı yıldızının kolları elbet o az sönük yıldızda birleşecektir…
Güneş tepeliklerden aşağıya salarken ışık demetlerini, geceden kalma ruhsal yorgunlukla kendime gülümsemem kıskanç bir sevinçle hissettim…
Beklenmedik bir an ve beklemediğim bir sevinç yaratan garip bir gülümseme izleri düşmüştü yüzümden hislerime…
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var